Bingöl Merkez Çeltiksuyu köyüne bağlı Küçüktepe mezrasında oturan hayvan besicileri, mezrada kendilerine ait 5 bin civarında küçükbaş ve büyükbaş hayvanın olduğunu belirterek hayvanlarının otlatıldığı mera alanlarının yatırım kapsamında SÜTAŞ’a tahsis edildiğini belirttiler.
Çeltiksuyu Köyüne bağlı Küçüktepe mezrasında oturduğunu söyleyen hayvan üreticisi Ferit Karaoba, bu mezrada 15 ailenin ikamet ettiğini belirterek burada geçimlerinin hayvancılık üzerine olduğunu söyledi.
Küçüktepe mezrasında yaklaşık 5 bin küçükbaş ve büyükbaş hayvan olduğuna dikkat çeken Karaoba, “burada 7-8 adet kendi imkânlarımızla ve yüzde 50 hibe destekli olarak yaptığımız modern ahırlarımız var. Biz iki köy kadar üretim yapıyoruz. Yılda 5 bin 500 kuzu üretimi yapıyoruz. Biz İddia ediyoruz ki SÜTAŞ’tan daha iyi üretim yapıyoruz. Çok güzel bir hayvancılığımız var. ” dedi.
“Hayvanlarımızı otlattığımız mera alanlarını Sütaş’a verip bizi mağdur ettiler”
Mezralarında bulunan mera alanlarını otlaklık olarak kullandıklarını ifade eden Karaoba, “Şu anda arkamızda gördüğünüz alan Çeltiksuyu köyü tamamıyla Sütaş’a tahsis edildi. Biz SÜTAŞ’a karşı değiliz, kesinlikle üretime de karşı değiliz. Ama biz de burada hayvancılık yapıyoruz. Bu yörenin insanıyız, Bizim de üretim yapmamız lazım. Hem üretim yapıyoruz, hem ülke ekonomisine katkı sunuyoruz. Buradan başka gideceğimiz başka bir yerimiz yok. SÜTAŞ yetkilileri buraya gelirken, konu hakkında onlarla görüştük, burada hayvancılık yaptığımızı onlara söyledik. İlin yetkililerine söyledik. Onlarda dediler ki ‘biz bölgeyi SÜTAŞ’a vereceğiz yalnız sizin için geçiş alanını kesinlikle bırakacağız ve sizi burada mağdur etmeyeceğiz.’ Ama şu anda tamamıyla bizleri mağdur ettiler.” İfadelerini kullandı.
“Mağduriyetimizi gören herkes ‘vicdanen rahatsız’ ama çözüm bulan yok”
Başka meralara hayvanları götürmek için kullanılan geçiş alanlarının da SÜTAŞ tarafından kapatıldığını dile getiren Karaoba, şöyle devam etti: “İncesu ve Sarıçiçek köyü meralarına gitmek için kullandığımız geçiş alanları yine SÜTAŞ tarafından çukurlar kazılarak duvar örülecek. Hayvanlarımızın mera ve otlak alanlarını tamamen kapattılar. Biz ve hayvanlarımızı adeta hapiste koydular. Biz fazla bir şey istemiyoruz, geçiş alanlarımızı kapatmasınlar başka bir şey istemiyoruz. Biz SÜTAŞ’a, yatırıma karşı değiliz, ama tamamıyla tüm meramız elimizden alındı. Bizleri adeta hapiste koydular. Şu an ciddi bir sıkıntı yaşıyoruz. Buraya gelen yetkililer, ‘vallahi gerçekten mağdur edilmişsiniz ya vicdanen rahatsız olduk böyle olmaması lazım.’ diyorlar. Geçen gün SÜTAŞ'ın ikinci adamıydı buraya geldi, ‘gerçekten ben vicdanen rahatsız oldum.’ dedi. Herkes vicdanen rahatsız ama çözüm bulan yok.”
“Yetkililer SÜTAŞ’a nasıl sahip çıktıysa bizlere de sahip çıkması gerekiyor”
Yetkililere çağrıda bulunan Karaoba, “Bu yatırımda katkısı olanlara teşekkür ediyoruz. Yine söylüyorum, SÜTAŞ’a karşı değiliz ama bizde bu yörenin insanıyız, biz de üretim yapıyoruz. Bizim burada yaşama hakkımız var. Bizim burada hayvancılık yapma hakkımız var. Biz bu yörenin insanız. Yetkililer nasıl onlara sahip çıkıyorsa, bizlere de sahip çıkması gerekiyor.” diye konuştu.
“Yetkilileri buraya davet ediyorum, gelip halimizi ve yaşadığımız mağduriyete şahit olsunlar”
5 dönüm üzerinde 2 milyon değerinde bir çiftlik kurduğunu söyleyen Karaoba, “Çok güzel modern bir çiftlik yaptım. Çok güzel de hayvancılık yapıyoruz. Benim sadece 2 bin hayvanım var. Diğer komşularım da hepsi en iyi şekilde hayvancılık yapıyorlar. Biz büyük üreticileriz. İki köy kadar üretim yapıyoruz. Tüm yetkilileri buraya davet ediyorum, gelip halimizi ve yaşadığımız mağduriyete şahit olsunlar.” İfadelerini kullandı.
“Mera olmadan hayvancılık olmaz”
“Buraya gelen SÜTAŞ yetkilileri size iyi bir komşu olacağız.” diyen Karaoba, “Şimdi ise durumlarından anlaşılıyor ki arazi kapmaya geldiklerine şahit oluyoruz. Şuan resmen bizleri mağdur ediyorlar. Biz de üreticiyiz. Yani mera olmadan hayvancılık da olmaz. Hayvanlarımızın dışarı çıkıp otlaması gerekiyor. Adeta bizler cezaevini yaşıyoruz.” dedi.
“Meralarımız işgal edilmiş kapı dışarı çıkamıyoruz”
Hayvan besicilerinden Hüseyin Arslan da “Devlet destekli bir han yaptım. Bu ahırları buradaki meradan faydalanmak için yaptık. Sütaş şu an kazdığı çukurlarla bizlere adeta cezaevi yaşatıyor. Bizler yatırıma karşı değiliz. Buranın çocuklarıyız, burada yaşadık büyüdük. Şu an kapımıza çıkamıyoruz. Meralarımız işgal edilmiş, kesinlikle beş karış mera bırakılmamış. Yetkililer elini vicdanına koysunlar, bizleri düşünsünler yardımcı olsunlar.” ifadelerini kullandı.
“Meramız elimizden alınırsa hayvan besleyemeyiz satmak zorunda kalacağız”
Hayvan besicilerinden Faysal Karaoba ise 150 adet büyükbaş hayvana sahip olduğunu belirterek “Tarım desteği ile Han yapmışım. Ben burada süt üretiyorum, köyün merası tamamen SÜTAŞ’a verildi. Yatırıma karşı değiliz, yetkilere diyorum en az bir kısım merayı hayvanlarımız için bize bıraksınlar ki üretime devam edelim. Meramız elimizden alınırsa hayvan besleyemeyiz, satmak zorunda kalacağız. Büyükbaş, küçükbaş toplam 5 bin hayvanımız burada mevcut. Biz yıllardır burada hayvan besliyoruz. Biz peynir üretiyoruz. Biz süt üretiyoruz, fabrikalara veriyoruz. Yetkililer bize bir çare bulsunlar. Bize destek çıksınlar. Bizi de mağdur etmesinler.” diyerek çözüm çağrısında bulundu.
“Hayvan sahipleri ve üreticiler olarak bizleri mağdur etmesinler”
Hayvan sahiplerinden Mehmet Dağdelen de 30 yıldır burada hayvancılık yaptığını dile getirdi. Dağdelen, “100 tane büyükbaş hayvanım var. 30 yıldır buradayız. Şimdi bütün yetkililere sesleniyorum; Arkadaşlarımın konuştuğu gibi aynı mağduriyeti yaşıyoruz. Bir iş yaparken başkalarını mağdur etmeyelim. Sütaş yatırımına karşı değiliz. Hayvan sahipleri ve üreticiler olarak bizleri mağdur etmesinler. Hayvanlarımızın geçişi engellenmesin diyoruz. Şu an tüm bu bölge mera alanları SÜTAŞ’a verildiği için mağdur durumda bir çözüm bekliyoruz.” şeklinde konuştu. (Nihai Kanat-İLKHA)