Vali Kadir Ekinci ‘10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü’ dolayısıyla yayınladığı mesajda şu ifadelere yer verdi: “Bugün, insanlık tarihinin en önemli belgelerinden biri olan ve tüm insanların doğuştan hür ve eşit olduğu gerçeği üzerine inşa edilen, temel hak ve özgürlüklerin anayasası olarak nitelendirilen ‘İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin BM Genel Kurulu tarafından kabulünün 70. yıldönümünü kutluyoruz. Ortak aklın ve ahlakın temel metinlerinden biri olan İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi, uluslararası düzeyde "İnsan Haklarının Anayasası" olarak, bu alanda ortak değerler ve kabuller çerçevesinde devletleri ve toplumları birbirine yakınlaştıran en temel hukuki ürünlerden biridir.
Temel hak ve özgürlüklerin eşitlik temelinde ve ayrımcılık yapılmadan tüm bireyler için geçerli olduğunu dünya milletlerinin ortak girişimiyle kayıt altına alan beyannamenin kabulü, hiç şüphesiz hak ve hakkaniyetin korunması, ayrımcılığın kaldırılması, farklılıklara saygı duyulması noktasında önemli bir başarıdır. Bu evrensel metin aynı zamanda ekonomik ve sosyal hakların tanınıp benimsetilmesinde, ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele edilmesinde, kadın ve çocuk haklarının korunup geliştirilmesinde, işkence ve kötü muamelenin ortadan kaldırılmasında, engellilerin ve göçmenlerin haklarının güvence altına alınmasında da birçok hukuki belgenin referansı olarak ayrı bir öneme sahiptir.
Ülkemizde de ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturundan hareketle vatandaşlarımızın temel hak ve özgürlüklerden eşit şekilde yararlanmaları için temel hukuki düzenlemeler yapılmış; devlet-toplum ilişkilerinin yaslandığı kadim değerlerimizle hayatın her alanında hukukun belirleyiciliği esas alınmaya devam etmektedir. Ancak yaşadığımız dünyada ve tüm insanlığın gözleri önünde, yaşama hakkı dahil çeşitli insan hakkı ihlalleri sistematik olarak devam etmektedir. İnsan hakları yeryüzünün sadece belirli coğrafyaları ve halkları için geçerli bir metin olarak değerlendirilmekte, mazlum ve mağdur çoğunluklar için ise duyarsızlıklar ve ikircikli tutumlar sürdürülmektedir.
Modern dünya, denizlerde kitleler halinde can veren, yurtlarından yuvalarından kovulan, en temel ihtiyaçlardan mahrum şekilde hayatlarını kaybeden mülteciler konusunda ilgisiz kalarak ikiyüzlü tutumunu sürdürmektedir. Oysa medeniyet bilincimiz, Mevlana’mız, Yunus Emre’miz, Hacı Bektaş’ımız, diline, rengine ve diline bakmaksızın ‘Her insan biriciktir’ ilkesi ile bizlere daima düşkünün, yolda kalmışın, mazlumun ve mağdurun yanında olmayı öğretmiştir. Devletimiz ve milletimiz, Suriyeli mülteci kardeşlerimize açtığı sıcak kucağı ve sağladığı insani imkanları ile tüm dünyaya büyük bir örneklik sergilemiştir.
Ülkemiz bu inanç ve anlayışla, geçmişte olduğu gibi bugün ve yarınlarda da, insan hakları, şeffaflık, sevgi, saygı, vicdan, barış ve kardeşlik gibi değerleri güçlendirip yaygınlaştıracak; ırkçılık, ötekileştirme, tahammülsüzlük gibi her türlü aşırılık ve ayrımcılıkla mücadeleye kararlılıkla devam edecektir. Yaratılanı yaratandan ötürü sevdiğimiz bir bilgi, pratik ve aidiyet duygusu ile tüm insanlık ailesinin ’10 Aralık İnsan Hakları Günü’nü kutluyor, hak ve adaletin aydınlattığı yarınlar diliyorum.”
