Bingöl’de Memur- Sen İl Başkanlığı öncülüğünde bir araya gelen sivil toplum kuruluşları ve halk, Emperyalist ABD Başkanı Trump’ın, Kudüs’ü işgalci Siyonistlerin başkenti olarak tanıma ve ABD Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımaya yönelik şer planına yaptıkları basın açıklamasıyla sert tepki gösterdi.
Merkez Genç Caddesi Saat Kulesi Önünde, Memur- Sen Bingöl İl Başkanlığı öncülüğünde, STK’ların üye ve gönüllüleri ile vatandaşların yoğun katılımıyla gerçekleştirilen basın açıklamasını Memur- Sen İl Başkanı Mücahit Çelik okudu.
Çelik, “İnsanlık tarihinin en kanlı, en şedit dönemlerinin yaşandığı bir zaman dilimindeyiz. Şiddeti daha da derinleştirerek kanlı iktidarlarını sürdürmek isteyen bir zihniyet, Kudüs üzerinden yeni bir hamle yapmaya hazırlanıyor. Bunu gören, tarihsel gerekçelerini bilen ve dünyanın bu devrine itiraz eden vicdan sahiplerinin sesi olarak ihtarda bulunmak üzere burada toplandık.” dedi.
“Kudüs’ün insanlığın ortak mirası olması gerçeğine ihanet ettirmeyiz”
"Kudüs’ü işgal eden İsrail’e, İsrail’e destek veren ABD ve bütün bunlara sessiz kalanlar ile birlikte insanlığa dönük bu ihtarın nedeni de hedefi de bellidir.” diyen Çelik, "Kudüs insanlığın ortak mirası, özgürlük Kudüs’ün hakkı iradesini yansıtmak için buradayız. ABD'nin "Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma" ve "Amerikan Büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasına” yönelik söylemini fiiliyata geçirmeyi amaçlayan ABD ve Başkanı Trump ihtarımızın öncelikli muhataplarıdır. ABD’nin bu hamlesi, insanlık için manevi ve tarihi kıymete sahip, bu yönüyle de dünyanın barış adası olmuş Kudüs’ü savaş gerekçesine dönüştürmek amacı taşımaktadır. Bu yolla, diplomatik ve ekonomik zeminde devam eden örtülü üçüncü dünya savaşının ateşli bölümünün İslam coğrafyası üzerinden gerçekleşmesini istemektedir. Oysa Kudüs, bütün inançlar için ortak tarih, ortak coğrafya, ortak kültür ve hepsinden öte ortak kader ve birlikte yaşamak demektir. Kudüs’ün bu vasıflarının yok edilmesine izin vermeyiz. Kudüs’ün insanlığın ortak mirası olması gerçeğine ihanet ettirmeyiz.” İfadelerini kullandı.
ABD-İsrail ortak yapımı bu kirli stratejinin, şiddet ve krizlerle kavrulan bütün insanlık için eğer engellenmezse daha da büyük sorunların kapısını aralayacağını söyleyen Çelik, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Tam da bu yüzden dünyanın bütün iyi insanları barışı geliştirme ve barış adası Kudüs’ü koruma noktasında çağrımızın muhatabıdır. Buradan diyoruz ki, korsan İsrail Kudüs’ü başkent yapmak gibi bir hataya düşmemeli, ABD İsrail’in başkentinin Washington olduğunu idrak etmeli.”
“Kudüs ilk kıble olarak seçilmesiyle varoluşumuzun ve medeniyet kodlarımızın ifadesidir”
Kudüs'ün, Müslümanların nazarımızda bir mihenk olduğunu ifade eden Çelik, “Her bir karışı İlahi vahyi insanlığa bildiren peygamberlerin izlerini taşıması hasebiyle Kudüs; insan olma şuuru, selamete erme bilinci ve sulhun mihengidir. Kudüs, son Peygamber’in risaleti sırasında ilk kıble olarak seçilmesiyle de bizim için varoluşumuzun ve medeniyet kodlarımızın ifadesidir.” dedi.
“Muharref bir inancı kendisine payanda olarak kullanan ve batıdaki faşist düşüncelerden hız alan şiddet ideolojisi siyonizmin ateşine odun taşımak, nereden bakarsanız bakın akıl tutulmasıdır.” diyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüz yılı aşkın süredir Filistinlilere karşı şiddet uygulayan Siyonist çetenin ideallerine bu derece destek çıkmak sadece akıl tutulmasıyla açıklanabilecek bir durum değildir elbette. Asıl neden kanlı müstebitlerin her ne olursa olsun iktidarlarını sürdürme stratejileridir. Görünen odur ki Kudüs; çökmekte olan köhne dünya düzeninin merkezindeki ABD oligarşisinin yaşadığı iktidar çatışmasını gizleme aparatı olarak seçilmiştir. Bu yönüyle de çağrımızın bir diğer muhatabı Siyonizm’e karşı çıkan samimi Yahudilerdir. Çünkü Kudüs, samimi Yahudiler’in de sığınağı ve inançlarını yaşama alanıdır.”
“Yaşasın başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devleti, yaşasın işgalden kurtulmuş Kudüs şehri”
“İslam coğrafyasında günü kurtarma politikaları peşinde koşan devlet yöneticilerinin ikircikli tutumlarına karşı çıkarak, inancımızın ve tarihimizin bize verdiği güçle barışın sesini yükseltebiliriz.” diyen Çelik, sözlerini şöyle tamamladı: “Şiddetten boğulmuş, krizlerle boğuşan bütün insanlık, doğru ve adil bir söz bekliyor. Anadolu bu sözü söylemeye hazırdır. Ümmetin gönlü bu hakikate açıktır. Bu konudaki inancımız ve kararlığımız tamdır. Şimdi bu inancı ve kararlılığı fiiliyata dökme vaktidir. Kudüs’ün Siyonizm'e başkent yapılmasını engellemek için harekete geçmek, birlikte ses vermek ve insanlığın beklediği o sözü söylemek için buradayız. Müstebitler de en çok bundan korkuyor. Emin olun ki Kudüs’e özgürlük haykırışı bunun için şiddetle susturulmak isteniyor. Eğer insanı özgürleştirecek söz söyleyebilirsek, müstebit iktidarlar yerle yeksan olur, özgürlüğün nefesi bütün dünyaya ulaşır. Tam da bu yüzden Özgür Kudüs, tam da bu yüzden kahrolsun Siyonizm, tam da bu yüzden defolsun ABD, tam da bu yüzden Bağımsız Filistin. Bu inanç ve kararlılıkla Mescid-i Aksa’nın selamını alıyor, Kudüs ve Aksa'nın İslam’la kucaklaşması için haykırıyoruz. Yaşasın başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devleti… Yaşasın işgalden kurtulmuş Kudüs şehri.”
Basın açıklaması yapılan dua ile sona erdi. (Nihat Kanat-İLKHA)