Saat 13.30'da başlayan ve 16.00'da sona eren mitingin başlamasına saatler kala Kudüs sevdalıları tekbirler ve "Kahrolsun Amerika, kahrolsun israil" sloganlarıyla gruplar halinde İstasyon Meydanı'na akın ederek alandaki yerlerini aldı.

Miting başlamadan önce söylenen marşlar ve ilahilerle coşan Kudüs sevdalısı Selahaddin-i Eyyubi'nin torunları, arşa yükselen tekbirler ve atılan sloganlarla kenetlendi.

"Kudüs Bizimdir" mitingi için bir hafta öncesinden kentin önemli kavşak ve caddelerine, işyerlerine pankartlar ve afişler asıldı, Kudüs’e sahip çıkma adına halk mitinge davet edildi.

Miting alanına Kürtçe (Kurmancî-Zazakî), İngilizce, Türkçe ve Arapça pankartlar asıldı.

Miting münasebetiyle şehrin ana caddeleri ve sokaklarında trafik adeta kilitlenme noktasına geldi.

Miting Tertip Komitesi tarafından belirlenen görevliler, meydan içinde ve dışında hazır bulundu. Meydana girişler sırasında polisin yanı sıra Tertip Komitesi'nin görevlileri de koordinasyonu sağladı.

Miting alanında kadın ve erkeklere ayrılan bölümler için araya uzun şeritler çekilirken, Tertip Komitesi tarafından görevlendirilmiş erkek ve bayan görevliler de olası izdihamın önüne geçmek için güvenlik koridoru oluşturdu. Polis de erkeklere ayrı, bayanlara ayrı arama noktaları oluşturdu.

Sunuculuğunu Mehmet Emin Gülsever’in yaptığı mitingde emperyalist ABD ve işgalci siyonistler lanetlendi.

Elâzığ depremi, Van çığ felaketi ve İstanbul’daki uçak kazasının unutulmadığı mitingte, hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralıları acil şifalar dilendi. 

Miting, saat: 13.30’da Hafız Ömer Akgül’ün Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Programda bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Zekeriya Yapıcıoğlu, "Kudüs düşerse, Kahire, Bağdat, Ankara, Beyrut, Amman düşer. Kudüs düşerse, Tahran, Hartum, Diyarbakır, İslamabad ayakta kalamaz. Kudüs düşerse yarın Mekke’ye Medine’ye de göz dikecekler." dedi.

Konuşmasına, "Ey dondurucu soğuğa rağmen alanı dolduran kardeşlerim! Soğuk havayı yüreklerindeki ateşle ısıtan müminler ve mümineler. Selam olsun hepinize."  diyerek başlayan HÜDA PAR Genel Başkan Vekili Zekeriya Yapıcıoğlu, şu anda Sakarya ve İstanbul’da da aynı duygularla, aynı dualarla Kudüs için, Mescid-i Aksa için meydanların dolduğunu hatırlattı.

Yapıcıoğlu, "Ey Müslüman kardeşim! Hangi ülkede yaşıyor olursan ol, yaşadığın ülkeyi idare edenlerle ilişkinin nasıl olacağı konusunda ölçülerinin en önemlilerinden biri seni idare edenlerin Kudüs’e bakış ve yaklaşımı olsun. Şiarlarımıza, sembollerimize, hassasiyetlerimize ihtiram göstermeyene saygı duymayacağız. Özgür Aksa’da birlikte namaz kılma hayalimizi yıkmaya yeltenenlerin yıkılışı için elimizden geleni yapacağız. Kudüs davamıza ihanet edenleri hepimiz hain ilan etmeliyiz. Siyonizmin işgal planlarına destek verenleri de siyonistler gibi düşmanımız bileceğiz. Ey Kudüs’ü herhangi bir şehir zanneden akılsızlar! Ey Filistin’i üzerinde geçimlikler bulunan herhangi bir toprak sanan zavallılar! Ey meseleyi iş ve aş meselesi olarak tarife yeltenen, 'Refah için Barış' diyen hainler. Eğer bir şeyleri satılığa çıkaracaksanız kendi koltuklarınızı veya saraylarınızı satın. Mescid-i Aksa ve Kudüs satılık değildir. Siyonist işgale karşı direniş hakkı pazarlık konusu olamaz. Yurtlarından edilmiş muhacir Filistinlilerin dönüş hakkı ellerinden alınamaz. Ey İslam ümmetini idare eden hükümetler! Madem 'Terör Devleti' diyorsunuz gereğini yapın. Evet israil diye bir devlet yoktur; ideolojisi ırkçı siyonizm olan ve pratiği katliam, işgal ve vahşet olan israil isimli bir terör örgütü vardır. Madem öyle ey siyonist terör şebekesini devlet olarak tanıyanlar, terörün merkezinde elçilik açmak nedir? Kendi başkentlerinizde onlara temsilcilik açtırmak ne anlama gelir? Bunu tekrar düşünün ve yanlışınızdan dönün. Siyonist terör şebekesini devlet olarak tanımaktan vazgeçin ve onlarla bütün ilişkilerinizi kesin Varsa ülkenizdeki diplomat kılıklı siyonistleri derhal sınır dışı edin ve kendi temsilcilerinizi de çekin Hava sahanızı siyonistlerin uçaklarına ve onların havaalanlarına giden uçaklara kapatın. Kanunlarınızda değişiklikler yapın. En tehlikeli uluslararası terör örgütü siyonist çete üyeliğini ve onlara yardım etmeyi suç kapsamına alın. Diğer İslam ülkeleriyle sürtüşmeyin, didişmeyin, savaşmayın; aranızdaki sorunları konuşarak çözün. İslam Birliği yolunda ciddi ve somut adımlar atın. Kendi iç sorunlarınızı da bir an önce adalet temelinde çözün Madem Filistin'i devlet olarak tanıyorsunuz, devlet muamelesi yapın. Filistin devleti ile askeri iş birliği anlaşmaları imzalayın. Filistinli kardeşlerimize her türlü askeri eğitimi verin. Bunların hepsini yapmak mümkündür. Ama önce inanmak lazım. Siyasi, kanuni, hukuki, iktisadi, akademik, kültürel ve toplumsal yollarla siyonistlere karşı topyekûn bir mücadele başlatılmalı ve bu mücadele siyonist işgal bitinceye kadar sürdürülmelidir. Aksa’nın esaretten kurtulması için öncelikle ümmetin buna inanması lazım. Ancak Aksa, gündemden hiç düşmemelidir. Aksa esaretten kurtulursa sorunlarımızın biteceğine inanmamız lazım. Sorunlarımızın temel kaynağının siyonistlerin fitneleri olduğunu unutmayalım, unutturmayalım."

Programda bir konuşma yapan ve işgalci ABD ile siyonist terör şebekesi arasında yapılan yüzyılın ihanet planına tepki gösteren İTTİHAD-UL ULEMA Genel Başkan Yardımcısı Beşir Şimşek, Kudüs'ün bütün Müslümanların olduğuna vurgu yaptı.

"Ey Müslümanlar, ey kardeş ve bacılarım. Bizler bugün dinimizin bir emrini yerine getiriyoruz. Bizler Kudüs'ün mücahidlerine yardımımızı ilan ediyoruz. Zira Kudüs, biz Müslümanların namusudur. Kudüs Rabbimizin bize emanetidir." ifadelerini kullanan Şimşek, "Kudüs ilk kıblemizdir. Kudüs miraç yeridir. Kudüs izzet yeridir, Allah'a yükselmenin yeridir. Kudüs bize göre dini bir meseledir. Eğer bugün kimse Kudüs'e sahip çıkmazsa, Araplar ve Filistinliler Kudüs için mücadele etmezlerse dahi biz Müslümanlara vaciptir ki her daim Kudüs için mücadele edelim." dedi.

Şimşek, "Allah'u Teâlâ Kur'an-i Kerim'de buyuruyor; 'İman edenler Allah'ın mescitlerini imar ederler.' Bugün Mescid-ül Aksa ibadetten alıkonulmuştur. Bugün Mescid-i Aksa işgal altındadır. Bu ayete göre her Müslüman üzerinde Mescid-ül Aksa'nın özgür kılınması için mücadele etmesi farzdır. Peygamberimiz buyuruyor; 'Mescidi Aksa'da namaz kılın. Eğer gidip namaz kılmasanız bile kandillerinde yanması için zeytinyağı gönderin.' Bu hadisin anlamı şudur; Kudüs her zaman hür olmalıdır. İbadet için her zaman açık olmalıdır. Müslümanlar Kudüs'te korkusuzca ibadet edebilmelidir. Eğer Kudüs'e gidip namaz kılamazsanız bile namaz kılınması için yardımda bulunun. Ey Müslümanlar! Eğer sizler oraya gidip siyonistlerle mücadele edemiyorsanız bile Kudüs'e yardım edin." ifadelerini kullandı.

Emperyalist ABD'nin Başkanı Donald Trump'un, Kudüs'ü siyonist terör çetesine bırakan "Şer Planı'nı tel"in etmek amacıyla Peygamber Sevdalıları Vakfı ve Mustazaflar Cemiyeti tarafından "Kudüs Bizimdir" temasıyla düzenlenen mitingde yabancı konuklar da yer aldı.

Yapılan konuşmalarda, Kudüs'ün Filistinlilerin toprağı olduğuna vurgu yapıldı, zaferin yakın olduğu ifade edildi.

İhvan Şura Meclisi Üyesi Mithat Haddad, "Kudüs, Filistinlilerin toprağıdır. Kudüs Filistin'in başkentidir. İhvan-ul Müslimin olarak sizlerle beraber ihanet anlaşmasını kabul etmediğimizi beyan ediyoruz." dedi.

Konuşmasında, Diyarbakır halkının Filistinlilerle beraber meydanları doldurduğunu ifade eden Mısır Cemaat-ı İslami yetkilisi Eşref Tevfik ise "Öncelikle sizleri selamlıyorum. Daha sonra Filistin'de bulunan mücahid ve mücahideleri selamlıyorum. Selahaddin-i Eyyubi'nin torunları olarak sizleri, Sultan Abdülhamid'in torunlarına selamlarımı iletiyorum. Anlaşmayı kabul etmediğiniz için sizleri selamlıyorum. Ey meydanları dolduranlar. Sizler Filistinlilerle beraber meydanları doldurdunuz. Onlarla omuz omuza mücadeleye devam ediyorsunuz." şeklinde konuştu.

Diyarbakır'a, Filistinli çocukların, Filistinli mücahidlerin selamlarını getirdiğini söyleyen Hamas Dış ilişkiler Sorumlusu Abdulmu’ti Zakkut, "Ey Diyarbakır halkı sizleri selamlıyorum. Sizler Amerika'ya, Trump'a, israile şunu diyorsunuz; bizler bu ihanet anlaşmasını kabul etmiyoruz. Ey Selahaddin-i Eyyubi'nin ve Sultan Abdülhamid'in torunları! Sizler bu meydanda bütün kâfirlere, Amerika'ya sesinizi duyuruyorsunuz. Onların yaptığı anlaşmayı kabul etmediğinizi beyan ediyorsunuz. Sizler bu meydanda, Diyarbakır'da, Washington'daki Trump'a, Netanyahu'ya, hain bazı Araplara diyorsunuz ki; Kudüs eskiden de bizimdi, şimdi de bizimdir. Ey kardeşlerim ve bacılarım, onlar sizin kalbinizi sökmek, ruhunuzu almak için Washington'da toplandılar. Kardeşlerim, sizler burada toplanmışınız, Netanyahu'ya, Trump'a, hain bazı Araplara şunu diyorsunuz; Kudüs bizim ruhumuzdur, Kudüs bizim canımızdır. İnşallah Kudüs'e fatihler gibi gideceğiz ve özgürleştireceğiz. Sizler bu soğuğa rağmen burada toplanıyorsunuz. Sizlere Filistinli çocukların, Filistinli mücahidlerin selamlarını getirdim. İnşallah buradan Filistin'e yürüyeceğiz, Filistin'e gideceğiz. Ey kardeşlerim sizin bu duruşunuz bizlerin kalbini ferahlatıyor, bizlere umut oluyor. Sizlere şunu diyorum; İnşallah zafer yakındır, zafer yakındır, zafer yakındır." şeklinde konuştu.

Özgür Kudüs Platform Başkanı ve Mavi Marmara Gazisi Fikri Karavil ise Kudüs sevdalılarını selamladıktan sonra şunları söyledi:

"Hazreti Ademden Hazreti Muhammed'e kadar gelen ve siyonistlerle mücadele eden tüm nebi ve peygamberlere selam olsun. Selam, Zülfikar'ın sahibi Hazreti Ali'ye olsun. Selam, Kudüs'ü fetheden Hazreti Ömer'e olsun. Selam, ceddimiz Selahaddin'e olsun. Selam, Mavi Marmara'ya katılan ve genç yaşta şehid olan Furkan Doğan'a ve Ali Haydar Bengi'ye olsun. Buraya toplanmanızı basite almayın. Peygamber, 'Bir kötülük gördüğünüzde onu elinizle düzeltin, gücünüz yetmiyorsa dilinizle haykırın. Buna da gücünüz yetmiyorsa kalbinizle buğzedin." buyuruyor. Bugünkü toplantımız, Allah'ın izniyle hazırlık aşamasıdır. Bugün gücümüz dilimizle haykırmaya yetiyor. Allah'ın izniyle eğer bir gün elimizle müdahale gücümüz olursa hiçbir fedakarlıktan çekinmeden dünyayı siyonistlere dar edeceğiz. Allah buraya gelmek isteyip de gelemeyenlere de cihat ecri yazsın."