Ramazan Bayramı münasebetiyle açıklamalarda bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, bu yıl buruk geçecek Ramazan Bayramı'nın İslam âlemi başta olmak üzere tüm insanlığa selamet ve huzur getirmesine, salgın hastalığın da son bulmasına vesile olmasını diledi.
İslam âlemi, bir yandan on bir ayın sultanı olan rahmet, bereket ve mağfiret ayı Ramazan’ın ardından bayrama kavuşmanın sevincini ve mutluluğunu yaşarken, bir yandan da bayramı Covid-19 salgının gölgesinde geçirecek olmanın burukluğunu yaşıyor.
video
Ramazan ayına buruk bir şekilde girildiğini söyleyen Sağlam, “Salgın nedeniyle alınan tedbirler dolayısıyla iftar sofralarında misafirlerin bulunmadığı, camilerde teravih ve mukabelenin olmadığı bir Ramazan ayını geride bırakıyoruz. Yine söz konusu salgın nedeniyle vefat eden kardeşlerimizin matemi içerisinde bir Ramazan ayını daha geride bırakarak bayrama kavuşuyoruz. Mübarek oruç ayımızdan sonra cadde ve sokaklara taşan bayram namazının kılınamadığı Ramazan Bayramı’na vasıl oluyoruz. Rahmet ayı Ramazan'a rağmen Yemen'de, Suriye'de, Filistin'de katledilen, aç-susuz bırakılan Müslümanların üzüntüsü içerisinde bir Mübarek Ramazan Bayramı’na daha kavuşmuş bulunuyoruz.
Bayramlarımız; umudun, sevgi ve saygının, insani ilişkileri pekiştirmenin, mazlum ve mahrumlarla dayanışmanın, maddi ve manevi sıkıntısı olanlara el uzatmanın simgeleridirler.
Başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennem azabından kurtuluş olan Ramazan-ı Şerif’ten layıkıyla istifade edilmiş olunduğunu umarak; tüm Müslümanların ibadetlerinin kabulünü diliyor, Allah-u Teâlâ'dan sıhhat, afiyet, rahmet ve mağfiret niyaz ediyorum.” dedi.
“Dünyanın, küçücük bir virüse karşı düştüğü acziyet ve çaresizliğe bakarak bundan dersler ve ibretler çıkarılması gerekir”
Dünyayı etkisi altına alan Coronavirus’ten ibret alınması gerektiğini belirten Sağlam, “Diğer senelerden farklı olarak bu bayramı Covid-19 adı verilen salgın hastalığın davranışlarımızı belirlediği bir zaman diliminden geçiriyoruz. Devasa askeri ve ekonomik güçlerine dayanarak tekebbür eden, kurdukları sahte birlikleriyle övünüp bunu ‘Medeniyet Projesi’ olarak tanıtmaya çalışanlar, bugün tam olarak canlı bile sayılmayan bir yaratık karşısında acziyetlerini ikrar etmek durumunda kalmışlardır. Allah’a, kanunlarına, buyruklarına savaş açan bir dünyanın, küçücük bir virüse karşı düştüğü acziyet ve çaresizliğe bakarak bundan dersler ve ibretler çıkarılması gerekir.” ifadelerini kullandı.
“Virüsle birlikte tüm dünyada daha az kan döküldü, daha az suç işlendi ve daha az israf yapıldı”
Covid-19 ile gelişen olaylara değinen Sağlam, “Bu salgın süresince belki iktisadi açıdan, açlık ve yokluk sıkıntısı devam etti ama tüm dünyada daha az kan döküldü, daha az suç işlendi ve daha az israf yapıldı. Atmosfer bile eskiye nazaran daha temiz hale geldi. Zorbalık ve emperyalist emellerin kısa bir süre bile durdurulmasının dünyaya nispi bir sükûnet getirebileceğini görüyoruz. Yine tek devlet, tek yürek gibi görülen nice ‘kudretli’ devletlerin, sıkıntıya düştükleri ve çaresiz kaldıkları durumlarda da dost ve müttefik diye tanımladıkları halkların tıbbi gereçlerine dahi el koyduklarını müşahede ettik.
Müslümanlar, batının görece siyasi, askeri ve ekonomik gelişmişliklerine bakarak onları dost ve veli edinmek yerine Allah’a ve İslam’ın kardeşlik ruhuna dayandıkları zaman eskiden olduğu gibi hem maddi hem de manevi olarak medeniyetin beşiği ve önderi olacaklardır.
Mevcut potansiyeli ve devasa kaynaklarına rağmen İslam dünyasında süren yürek burkucu manzaraların en büyük sebebi ihmal ettiğimiz dayanışma, kardeşlik ve vahdet bilincinin rafa kaldırılmış olmasıdır.” diye kaydetti.
“Bu bayramda duygularımızı kucaklaşarak aktaramasak bile en azından telefonla mutlaka dile getirmeliyiz”
Sağlam şöyle devam etti: “Temennimiz, en başta İslam dünyasının ve idarecilerinin bunca felaketlerden ve yaşanan olaylardan dersler çıkarması ve Ramazan Bayramının ümmetin uyanışına, bilinçlenmesine, dayanışmasına ve vahdetine vesile olmasıdır.
İslam’ın Müslümanlara hediye ettiği bu mümtaz günlerde muhtaç, yetim ve yalnız yaşamak durumunda kalan akraba, komşu ve yakınlar unutmamalıdır. Bu bayramda duygularımızı kucaklaşarak aktaramasak da en azından yakın ve dostların kapılarına giderek veya telefonla mutlaka bu ilgi ve alaka alanı oluşturulmalıdır.”
“Bayramın Müslümanların ebedi kurtuluşuna vesile olmasını ve bütün insanlığa selamet getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum”
Son olarak tüm İslam aleminin bayramını tebrik eden Sağlam, “Yeryüzünde zulmün son bulduğu, akan kanın ve gözyaşının dindiği, muhacirlerin yurtlarına döndüğü, İslam beldelerinden zorba ve işgalci güçlerin defedildiği, Mescid-i Aksa'nın, mübarek belde Kudüs'ün ve Peygamberler kabristanı Filistin'in siyonist işgalinden kurtulduğu, Müslümanların kendi aralarındaki meselelerin çözümü için Doğu ve Batı emperyalistlerinin yerine Kur'an ve İslam Peygamberinin hakemliğini kabul ettikleri, İslam ülkelerinin iç meselelerini adaletle hallettikleri ve kendi içlerinde toplumsal barışı tesis ettikleri, camilerimizde ön safları beli bükülmüş büyüklerimizin doldurduğu, arka saflarda çocuk cıvıltılarının eksik olmadığı, mescit ve camilerimizde tekrar vakit ve Bayram namazlarının kılındığı bayramlara kavuşmak dileğiyle; milletimizin ve tüm İslam âleminin Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyor, Mübarek Bayram’ın Müslümanların ebedi kurtuluşuna vesile olmasını ve bütün insanlığa selamet getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.” şeklinde konuştu. (İLKHA)