Covid-19 nedeniyle yaşanan belirsizlik, karantina süreçleri ve sosyal izolasyon gibi süreçler, psikolojiyi olumsuz etkilerken, “diş sıkmaya” da neden oluyor. Gündüz kontrol altında tutabildiğimiz stres ve endişe geceleri, uyku sırasında diş sıkma ve diş gıcırdatma olarak kendini gösterebiliyor.
Öyle ki son dönemlerde diş sağlığı kliniklerine yapılan diş kırılması başvurularının büyük çoğunluğunun temelinde halk arasında “diş gıcırdatma” ya da “diş sıkma” olarak bilinen “bruksizm” bulunuyor.
Diş kırıklarının yanı sıra diş sıkmaya bağlı ağrıların da yaşam kalitesini çok olumsuz etkilediğine dikkat çeken uzmanlar, dişlerini sıkanların genellikle bunun farkında olmadığını, diş sıkmaya bağlı olarak gelişen ağrılar da migren ya da fibromiyalji ile karıştırıldığını belirtiyor.
Kulak çınlaması da belirtiler arasında
Gündüz ya da gece diş sıkma olarak kendini gösteren bruksizm, biyolojik, psikolojik ve sosyal davranışların etkileşimi ile ortaya çıkabiliyor. Stresin artmasının bruksizme neden olduğunu ve var olan durumu ağırlaştırdığını dile getiren Ağan, “Dişlerini sıkan kişilerde sıklıkla çene, baş, boyun, kulak ağrısı görülüyor. Kulakta çınlama, çene açma kapamada ‘klik’ sesi, sabah ağrılı ve yorgun uyanma da şikayetler arasında. Ayrıca bu kişilerde alt yüz bölgesinin daha geniş, köşeli bir hal alması, dişlerde ve dolgularda aşınma ve kırılmalar da gözlenebiliyor.” dedi.
Çene kasları kuvvetleniyor
Yoğun belirsizlik yaşanan bu günlerde stresi gündüz kontrol altında tutulabilindiği ancak geceleri farkında olmadan yansıtıldığını dile getiren Ağan, “Pandemi döneminde, karşılaştığımız diş kırıkları da çoğunlukla darbe ya da akut travmaya bağlı ön dişlerde değil, çiğneme kuvvetinin daha fazla olduğu arka bölgedeki azı ve küçük azı dişlerinde. Çünkü gece diş sıkarken uygulanan kuvvet, gündüz çiğneme işlemi yapılırken uyguladığımızdan çok daha fazla oluyor. Nasıl kol kasları fazla çalıştığında, egzersiz yaptığımızda kuvvetlenir, dışarıdan bakıldığında kaslar belirginleşirse bruksizmde de aşırı diş sıkmaya bağlı çene kasları kuvvetleniyor.” diye konuştu.
Dişini sıkanlar farkında değil
Bruksizm sorunu yaşayanlar, genellikle bu durumun farkında olmadığını, çene kaslarını yoğun sıkmaktan kaynaklanan ağrıların da migren ve fibromiyalji ile karıştırıldığını ifade eden Ağan, farkındalığa dikkat çekti.
Gündüz dişini sıktığını fark eden kişinin “Bunu yapmamalıyım” diyerek alışkanlığını önleyebildiğini ancak geceleyin bilinçsizce diş sıkmaya devam ettiğini anlatan Ağan, çözüm ve tedavi konusunda da şunları kaydetti:
“Pandemi sürecinde, gündüz diş sıkmanın önüne geçmek için farkındalıkla davranış yönlendirmesi yapılabilir, kasların gevşemesine yönelik desteklerden faydalanılabilir. Geceleri ise, diş hekimlerince yapılan; dişler, çene ve yüz kaslarına yönelik olarak kişiye özel hazırlanan ağız içi plakları, çene kasına botoks uygulamaları ve dişlerin çiğneyici yüzeylerinin düzenlenmesi gibi tedavi yolları denenebilir.”
Çürükler ve diş eti hastalıkları ikinci sırada
Bruksizmin yanı sıra pandemi döneminde öne çıkan diş sorunları arasında çürükler ve diş eti hastalıkları da bulunuyor. Dişin sert dokusunun giderek yumuşamasına, harap olmasına neden olan enfeksiyon “çürük” olarak adlandırılıyor. Tedavi edilmediği durumda ise abseye, yüzde şişme ve ağrıya yol açabiliyor.
Ağan, zamanında tedavi edilmeyen çürük nedeniyle diş kaybı yaşanabileceğine dikkat çekerek düzenli diş kontrolünün önemine dikkat çekiyor.
Yeni normalleşme süreci ile birlikte, diş hekimi ziyaretlerinin de başladığını kaydeden Ağan, “Diş fırçalama ve ağız hijyeninin ertelenmesi ile mikroorganizmalar dişe yapışır, diş plağı oluşur. Plak birikiminin artması ile daha sert olan diş taşları oluşur ve fırçalama ile dişlerden uzaklaştırılamaz. ‘Gingivitis’ dediğimiz diş eti hastalığında diş etleri kolayca kanar, rengi pembeden kırmızıya döner, dişlerde hassasiyetler oluşabilir. Tedavi edilmediğinde diş etindeki enfeksiyon dişleri çevreleyen çene kemiğini etkiler ve dişlerde sallanma başlayabilir.” uyarısında bulundu. (İLKHA)