Apartmanlarda, iş yerlerinde, kamu kurum ve kuruluşlarında, kısacası birçok alanda kullanılan asansörlerle ilgili bilgilendirme yapan uzmanlar, periyodik olarak gerçekleştirilecek bakımın hayati önem taşıdığını bildiriyor.
Bingöl'de asansör denetimi alanında faaliyet yürüten bir firmada çalışan elektrik-elektronik mühendisi Osman Bürlükkara, etiketi "yeşil" ve "mavi" olmayan asansörlerin kullanılmaması konusunda uyarılarda bulundu.
Bürlükkara, "Gördüğünüz gibi, asansörün kontrolünü bitirdikten sonra 4 çeşit etiketimizden birini duruma göre yapıştıracağız. Bunlardan mavi olan hafif kusurlu, sarı olan kusurlu, kırmızı ise güvensiz anlamına gelir ve asansör kullanılmaz. Yani sarı ve kırmızı etiketlerin olduğu asansörler güvenli değil, kullanılmaz. Yeşil etiketimiz tamamen kusursuz, güvenli demektir. İnsanlarımız gönül rahatlığıyla girip kullanabilirler. Bu asansörümüz, inşaattan kaynaklı eksikliklerden dolayı hafif kusurludur ve mavi etiketimizi kullanacağız. Etiketi, insanların görebileceği şekilde asansörün bir tarafına yapıştırıyoruz." dedi.
Asansör kullanılırken uyarı etiketlerine dikkat edilmesinin önemine değinen Bürlükkara, ruhsat denetiminde asansörün üzerinde mutlaka "yeşil" etiket olması gerektiğini vurguladı.
"Güvenli bir asansörde mavi veya yeşil etiketin olması gerekir"
Güvenli bir asansörde "mavi" veya "yeşil" etiket bulunmasının zorunlu olduğunu anlatan Bürlükkara, şunları söyledi: "Kırmızı etiketin olduğu asansörlerin kesinlikle kullanılmaması lazım ve bunların kapatılmış olması gerekiyor. Kırmızı etiketin olduğu asansörlerin, bir aylık zaman içinde eksikliklerin giderilmemesi halinde belediye ekipleri tarafından kapatılması lazım. Yeşil, mavi, kırmızı ve sarı etiketin olmadığı asansörler muayeneye tabi olmayan asansörlerdir. Bu asansörlerin bir an önce kontrol edilmesi gerekiyor. Etiketin olmadığı asansörlerin piyasaya arz edilmesi uygun değil. Özelikle yeşil ve mavi etiketi olmayan asansörler kullanılmamalı. Etiketi olmayan bina asansörleri için bina sakinleri, müteahhitler veya bakımcı firma tarafından bize başvuruda bulunulması gerekiyor. Başvuru yapılmayan binaların denetimine gelemiyoruz. Denetim yapılırken, bakımcı firmanın da yanımızda olması gerekiyor ve A'dan Z'ye tüm denetimleri yapıyoruz."
"Asansörlerin aylık bakımının yapılması lazım"
Bütün asansörlerin ayda bir olmak üzere düzenli olarak bakımlarının yapılması gerektiğine dikkat çeken Bürlükkara, "Her ay bakım ve kontrolün yapılması gerekiyor. 'Bir eksiklik var mı, yok mu?' bakılmalıdır. Yağlanmasına dikkat edilmesi lazım." ifadelerini kullandı.
"30 ya da 45 dakika asansörde mahsur kalan kişiler, bakımcı firmayı mahkemeye verebilirler"
Bürlükkara, asansörlerde meydana gelen arıza durumlarında panik yapılmaması gerektiğini bildirerek, "Asansörün dış ve iç kısmında bakımcı firmaların telefon numaraları var. Arıza durumunda bunların, yarım saat içinde olaya müdahale etmesi gerekiyor. 30 ya da 45 dakika asansörde mahsur kalan kişiler, bakımcı firmayı mahkemeye verebilirler. Savunma hakları doğuyor. Bu konularda bakımcı firmaların bilgisi var. Bingöl küçük bir yer olduğu için bakımcı firmanın olaya müdahalesi en kısa zamanda olur ve bu konuda bakımcı firmalar gereken özeni zaten gösteriyorlar. Asansör kabini içinde mahsur kalınması durumunda, içeride bulunan telefon ve alarm tuşuna basarak, yardım istenebilir. Bingöl'de kabin içinde mahsur kalan insanların bir kısmı kabini tekmeliyor, sağa sola vuruyor. Bu durum bir çözüm değil, tamamen asansörü bozmaya, kırmaya yönelik bir davranıştır. Böyle yapılınca asansör aksamlarında zedelenmeler, hırpalanmalar olduğu için arıza oranı daha çok artıyor. Telaş ve panik yapmadan kabin içindeki uyarılara göre hareket edilmesi lazım. 'Ben içeride kaldım, öleceğim.' diye bir şey yok. Hava ve oksijen içeride var. Hiç panik yapmaya gerek yok." şeklinde konuştu. (İLKHA)
