İTTİHADUL ULEMA Fetva Kurulu, "Yetimin ikramını kabul etmekte bir sakınca var mıdır?" sorusuna yanıt verdi.
Fetvada, şu ifadelere yer verildi.
"Fıkıh literatüründe, babası vefat eden kız ve erkek çocuklara yetim denilmektedir. Yetimlere kalan miras veya başkaları tarafından yapılan hibeler yaşlarının küçüklüğü nedeniyle kendilerine teslim edilmeyip uygun kişilerin yanına bırakılır. Bu kişiler himayelerinde bulunan yetimler için gerekli harcamaları yaparlar.
Cahiliye döneminde yetimlerin yakınları, babalarının çocuklarına bıraktığı malları haksız yere kendilerinden alıyorlardı. Allah’u Teâlâ buna binaen şu ayet-i kerimeyi indirdi: 'Yetimlerin mallarını (haksız olarak) yiyenler şüphesiz karınlarına ancak ateş dolduruyorlar. Zaten onlar alevlenmiş ateşe gireceklerdir (Nisâ 10).' Aynı şekilde Peygamber Efendimiz (aleyhissalâtu vesselam) yetimin malını haksız yere yemeyi, yedi büyük günah arasında saymıştır (Buhari).
İslam'ın yetim malını koruması ve haksız yere tüketilmesini yasaklaması bazı kesimler tarafından yanlış anlaşılmış, yetim malının hiçbir şekilde yenilemeyeceği algısına sebep olmuştur. Hâlbuki ayet-i kerimede yetim malının zulmen yani haksız yere yenilmesi yasaklanmıştır. Kaldı ki yetimlerin, babasız kaldıklarını kendilerine hissettirmemek İslam’ın üzerinde en fazla durduğu meselelerden biridir. Kendilerine bu şekilde bir muamelede bulunmak onları tamamen yalnızlaştıracak ve üzülmelerine sebebiyet verecektir." (İLKHA)