Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kabine Toplantısı sonrası önemli açıklamalar
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İllerimizi 4 gruba ayırarak Mart ayı başı itibariyle kademeli normalleşme sürecini başlatıyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Kabine Toplantısı sonrası önemli açıklamalar

Restoran, kafe, kıraathane ve benzeri esnafımızı rahatlatacak adımların yol haritası önümüzdeki günlerde açıklanacaktır." dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Kabinesi Toplantısı’nın ardından basın açıklaması yaptı.

Toplantıda ele alınan konulara dair açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:

PKK ile arasına mesafe koyamadığı için kendileri nezdimizde hiçbir zaman gerçek bir siyasi kurum hâline gelemeyen bir partinin olduğunu söyleyen Erdoğan, "Bu parti kendi resmî hesabından PKK ile irtibatlarını belgeleyen bir paylaşımda bulunduğu için İletişim Başkanımızı 'hesap vereceksiniz' diye tehdit ediyor. Terbiyesize bak. Alçaklıkta demiyorum, çukurlukta sınır tanımayan bu terör örgütü yardakçılarına Cumhur İttifakı olarak diyoruz ki; asıl bu millet sizden önce şehidimizin, onca gazimizin hesabını soracak. Hem de öyle bir soracak ki bir daha kimse benzer ihanetlere teşebbüs edemeyecek." dedi.

Erdoğan, "Hadi bunlar tescilli terör yardakçısı. Peki, bu ülkenin ikinci büyük partisi durumundaki CHP’ye ne oluyor? Kılıçdaroğlu dün yine çıktı, tamamı yalan, tamamı yanlış, tamamı hezeyan olan bir sürü zırvayı arka arkaya sıraladı. Arada bize de güya sorular soruyor. Bu soruları dünyadan ve ülkemizden haberi olmayan tüm ömrü kuytu köşelerde geçmiş bir meczup sorsa diyeceğiz ki mazurdur, ama öyle değil. CHP’nin başındaki adamcağız hayatının bir bölümü memuriyetle, kalan kısmı siyasetle geçmiş, kasetle gelmiş de olsa bunca yıldır CHP’nin Genel Başkanlık koltuğunu cebren ve hile ile işgal etmiş bir adamcağızdır. Buna rağmen böyle sorular sorabiliyorsa, biz bunun arkasında başka niyetler ararız." İfadelerini kullandı.

Erdoğan, "Söylediklerine bakarak her şeyden önce bu zatın PKK terör örgütünün nasıl bir alçak yapı olduğundan, bugüne kadar hangi katliamları yaptığından, kimlerden destek aldığından, insanlıkla uzaktan yakından ilgisi bulunmadığından habersiz olduğunu anlıyoruz." diye ekledi.

"Operasyonun sorumlusu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir"

Erdoğan, şöyle devam etti:

Yine bu zatın terörün uluslararası boyutundan, terör örgütlerinin uluslararası alanda nasıl bir aparat olarak kullanıldığından, uluslararası ilişkilerin görünen ve görünmeyen boyutlarıyla nasıl yürüdüğünden zerre kadar malumatı olmadığını görüyoruz.
Bu operasyonun sorumlusu elbette aynı zamanda Başkomutan ve yürütmenin başı olan Cumhurbaşkanından Millî Savunma ve İçişleri bakanlıklarına, askerinden polisine ve istihbaratçısına kadar tüm mensuplarıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti’dir. Bunlar kendilerini herhalde bu devletin bir mensubu olarak görmedikleri için, bunun için olsa gerek.

Geçmişte Suriye’den Karabağ’a, Libya’dan Doğu Akdeniz’e kadar yaptığımız hiçbir operasyonu zaten sahiplenmediler. Biz milletimizle birlikte gerektiğinde 7 düvele meydan okuyarak, gerektiğinde büyük çatışmaları göze alarak, gerektiğinde tüm gücümüzle haykırarak, gerektiğinde sessizce bu harekâtları gerçekleştirdik. Terör örgütüne samimi bir kınama yapmaya dilleri varmayanların yaşanan acı hadise karşısında şahsımızı ve devleti suçlama konusunda gösterdikleri canhıraş gayreti ibretle takip ediyoruz.

Millî Uzay Programı

Millî teknoloji hamlesinin, özellikle bunun bir parçası olan Millî Uzay Programını geçtiğimiz hafta ilan ettiklerini hatırlatan Erdoğan, "Bu alanda gelecek 10 yıldaki hedeflerimizi ve yol haritamızı milletimizle ve tüm dünyayla paylaştık. İnandığımız ve kendimizi adadığımız müddetçe bu hedeflere ulaşma konusunda önümüzde hiçbir engel göremiyoruz. Son 18 yılda yaptığımız yatırımlarla bugün uzay alanında olgunlaşmış insan kaynağına sahip ileri düzeyde tasarım ve mühendislik kabiliyetlerine ulaşmış bir Türkiye var. Kendi uydularını geliştirebilen, üretebilen, test edebilen dünyadaki az sayıda ülke arasındayız. Daha önemlisi, gözünü uzaya dikmiş, kainatın bilinmezlerini çözmeye azmetmiş tutkulu gençlere, tutkulu evlatlara sahibiz. Bu heyecanla devam ettiğimiz müddetçe aya ulaşmak ya da uzaya bir Türk vatandaşını göndermek gibi hedefler emin olun yalnızca birkaç adım ötemizdedir. Millî Uzay Programının ve Türkiye’nin bu alandaki vizyonunun milletimizce büyük bir heyecan ve teveccühle karşılandığını görmek bizleri ayrıca memnun etti." Diye konuştu.

Yerli araba

Erdoğan, "Bu yolda attığımız önemli adımlardan bir diğeri olan Türkiye’nin Otomobili Projesi de son sürat devam ediyor. Geçtiğimiz yıl Gemlik’te temelini attığımız fabrikanın inşaatı gece-gündüz sürüyor. Şu ana kadar 35 bin zemin güçlendirme kolonu imal edildi, boya, enerji ve gövde binalarının altyapı çalışmaları tamamlandı." dedi ve şunları ekledi:

Otomobilimizin teknolojik donanımına ilişkin de geçtiğimiz hafta önemli bir adım attık. Meteoroloji Genel Müdürlüğü ile Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu arasında meteorolojik verilerin anlık paylaşımına yönelik bir iş birliği gerçekleştirildi. Bu sayede TOGG Meteoroloji’nin anlık verilerinden yararlanarak sürücüyü uyarırken, yapay zekâ ara yüzü sayesinde kendisini de geliştirecek.
Fikri mülkiyet haklarının tamamı size ait olan bir otomobile sahip olduğunuzda, işte bu şekilde hangi teknolojiyi isterseniz onu aracınıza ekleyebiliyorsunuz. Eğer bu araç Türkiye’nin yerli ve millî otomobili olarak geliştirilmeseydi böyle bir imkânı da elde edemeyecektik. İnşallah bu ve benzeri birçok yenilikçi teknolojiyle TOGG, hedeflediğimiz tarihte milletimizin hizmetine sunulacak.

Salgın başladığında IMF'nin, Türkiye’nin 2020’de yüzde 5 daralacağını öngördüğünü hatırlatan Erdoğan, "Bugün geldiğimiz noktada IMF Türkiye’nin yüzde 1,2 büyüyeceği yönünde önceki tahminini güncellemek zorunda kaldı. Bu süreçte üreterek büyüyen bir Türkiye için durmak bilmeden çalışan sanayicilerimizi ve emekçilerimiz tebrik ediyorum. Tedarik zincirlerinde yaşanan tüm aksaklıklara rağmen üretim sektörümüz bırakın yurt içi talebi karşılamayı, uluslararası taahhütlerde tüm dünyaya örnek olacak bir gayret ortaya koydu." ifadelerine dikkat çekti.


"Kısa çalışma ödeneğinin süresini son defa olarak Mart ayı sonuna uzattık"

Erdoğan, "Elbette salgın tedbirlerinden etkilenen hizmet sektörleri başta olmak üzere sıkıntı yaşayan esnaflarımızın ve şirketlerimizin bulunduğunu da biliyoruz. Hayata geçirdiğimiz toplamı 311 milyar lirayı bulan destek ve teşviklerle bu sıkıntıları bir nebze hafifletmenin gayreti içerisindeyiz. Sadece sosyal koruma kalkanı kapsamında sosyal destek kısa çalışma ödeneği nakdi ücret desteği, işsizlik ödeneği, normalleşme desteği başlıkları altında milletimize aktardığımız kaynak 53 milyar lirayı buldu. Kısa çalışma ödeneğinin süresini son defa olarak Mart ayı sonuna asgari ücretteki artış miktarı kadar, yükselttiğimiz nakdi ücret desteğinin süresini de 17 Mart’a kadar uzattık." şeklinde konuştu.

Gübreye destek yüzde yüz arttırıldı

Erdoğan, "Bu vesileyle çiftçilerimize gübre destekleriyle ilgili iki müjde vermek istiyorum. Bay Kemal, çok heyecanlanıyor acaba bu müjde neydi diye? Tekrar edeyim. Gübre desteklerini küresel emtia fiyatlarında yaşanan gelişmeleri göz önünde bulundurarak yüzde 100 artışla iki katına çıkartıyoruz. Buğday, arpa, çavdar, yulaf gibi hububat ürünlerinde dekara 8 lira olan desteği 16 liraya yükseltiyoruz Bay Kemal. Organik ve organomineral gübre kullanan üreticilerimize ise ilave olarak dekara 10 lira olan destekleme ödemesini dekara 20 liraya yükseltiyoruz Bay Kemal. Bu destek ödemeleri çiftçilerimiz kaynağa en çok ihtiyaç duydukları ilkbahar döneminde hesaplarına yatırılacaktır. Çiftçilerimiz üretmeye devam ettikleri müddetçe inşallah bizde onları desteklemeyi sürdüreceğiz."

"Mart ayı başı itibariyla kademeli normalleşme sürecini başlatıyoruz"

Diğer yandan, salgının seyrine göre tedbiri elden bırakmayacak şekilde normalleşme adımlarını da attıklarını kaydeden Erdoğan, salgın tedbirleriyle ilgili şunları söyledi:

"Mart aşılamada çok büyük mesafe kat edeceğimiz ve inşallah gerçekten oldukça yüksek rakamları göreceğimiz bir ay olacaktır. Bu çerçevede illerimizi Sağlık Bakanlığımızın belirlediği kriterlere göre dört gruba ayırarak Mart ayı başı itibariyla kademeli normalleşme sürecini başlatıyoruz.

İllerimizi vaka ve aşı oranları gibi kriterlere göre düşük, orta, yüksek ve çok yüksek riskli olarak sınıflandıracağız. Normalleşme takvimini de buna göre yürüteceğiz.

"Esnaflarımızı rahatlatacak adımların yol haritası önümüzdeki günlerde açıklanacak"

Özellikle salgın tedbirleri sebebiyle işine ara vermek zorunda kalan restoran, kafe, kıraathane ve benzeri esnaflarımızı rahatlatacak adımların yol haritası önümüzdeki günlerde açıklanacaktır.

Hâlen uzaktan eğitimle faaliyetlerine devam eden öğrencilerimizin durumu da yine illerimizdeki vaka sayısına göre değerlendirilecektir.

Hafta sonu uygulamasından başlayarak sokağa çıkma sınırlamasını da illerimizdeki vaka, aşılama ve diğer ilgili kriterlere göre aşamalı şekilde kaldırıyoruz. Tabi burada önemli olan vaka sayısının tüm illerimizde sürekli azalmasıdır. Vatandaşlarımız bu konuda ne kadar dikkatli olur, ne kadar hassas davranır, kendi illerindeki görünümü ne kadar iyileştirirlerse normalleşme takvimi de o derece hızlı ilerleyecektir.

Türkiye bu küresel salgın krizini gerçekten başarıyla yürütmüş bir ülkedir. Biraz daha sabrederek, biraz daha fedakârlık yaparak bu musibeti tehdit olmaktan çıkartabilecek bir yerde duruyoruz." (İLKHA)

Kategori: Siyaset
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal

KATEGORİ HABERLERİ

-