Fetvada, şu ifadelere yer verildi.
"Faiz, insanların birbirlerinin mallarını haksız yere yemelerini sağlayan haramların başında gelmektedir. Öyle ki Allah Teâlâ bu haramı, kendisine karşı savaş ilanında bulunmakla eş değer saymış (Bakara 279), Hazreti Peygamber bu günahı işleyenleri lanetlemiştir. Faizi yiyen gibi, buna aracı olan da aynı günaha ortaktır. Cabir Bin Abdullah şöyle der: Resulullah (aleyhissalatu vesselam) fâizi yiyene, yedirene, (sözleşmesini) yazana, şahitlik edene lanet etti ve onlar (günah işleme hususunda) eşittirler, dedi (Müslim, Müsâkât, 105, No: 1598).
Hadis-i şerifte faizin tarafları olan yiyen ve yediren gibi şahitlik edip yazarak destekte bulunanlar da lanetlenmiştir. Her ne kadar hadiste o zamanın en yaygın olan vesilelerinden sayılan kâtiptik ve şahitlik zikredilse de kefillik gibi diğer "aracılık" çeşitleri de haramdır. Dolayısıyla faiz alıp vermediği halde; alanlara veya verenlere vesile olanlar, bankadan kredi çekenler, malik olduğu gayrimenkulü ipoteğe verenler faizin günahına ortaktır." (İLKHA)