Bingöl FM’in konuğu olan Refik Alpaya, neden HÜDA PAR, gençlerin yaşadığı sıkıntılar, düşünce özgürlüğü adı altında İslam’a yapılan hakaretler, İlimize dair işsizlik sorunu, esnaf ve halkın çözülmesini beklediği birçok konuyu değerlendirdi.
‘’Refik Alpaya kimdir?’’
Refik Alpaya Allah’ın yarattığı ilk insan Hz. Adem ve Hz. Havva anamızdan çok sonra Bingöl’ün merkez köylerinden Ormanardı köyünde 1965 yılında Dünya’ya gelen medrese ilmiyle bir müddet iştigal eden, ilkokul lise tahsilini Bingöl’de tamamlayan ve ön lisans elektrik ve İlahiyat fakültesi mezunu, uzun yıllar esnaflık yapmış, kamu kurumlarında çalışmış, sivil toplum kuruluşlarında görev almış, 28 Şubat baskı ve zulümlerinden nasibini almış, ve halen bir resmi kurumda görevde bulunan Allah’ın kullarından bir kuldur. Tüm bunların yanı sıra HÜDA PAR Bingöl İl Başkanlığının yapmış olduğu 3. Olağan İl Kongresi ile 1 yıldır Bingöl İl Başkanlığı görevini de yine yürütmekteyiz.
‘’Neden HÜDA PAR?’’
İslam’ı referans alan bir parti olan HÜDA PAR, 19 Aralık 2012 tarihinde kuruluşundan günümüze kadar savunduğu ilkelerden taviz vermeden bugüne kadar dürüst siyaset, gerçek adalet ve önce insan, öncelik adalet gibi sloganlarıyla siyaset yapan bir partidir. Bizler kurulduğumuz ilk günden bu yana hak ve adaletin tesisi için HÜDA PAR olarak bu doğrultuda toplumumuza hizmet etmeye ve hemşerilerimizin sorun, sıkıntı ve dertleriyle imkânlarımızı zorlayarak yardımcı olduk ve nitekim olmaya devam edeceğiz inşallah.
‘’Düşünce özgürlüğü adı altında İslam’a hakareti nasıl karşılıyorsunuz?’’
İslam’ın kutsallarına ve dini değerlere saldırı asla düşünce özgürlüğü olarak kabul edilemez. Bunu yapanlar ve düşünce özgürlüğü diye destek verenler karanlıklar içinde bir cehalettedirler.
Parti programımızda geçen ifadeyle söylüyorum; Aklın, işlevini yerine getirebilmesi için düşünce özgürlüğünün olması gerekir. Ortak akla ulaşabilmenin bir yolu da fertlerin toplumsal meselelere eğilmeleri, problemlere çözüm bulmak için düşünmeleri ve fikirlerini toplumla paylaşmalarıdır. Toplumsal ilerleme fikir üreten insanların varlığı ile mümkündür. Düşüncenin önünü tıkamak, insanlığa yapılacak en büyük haksızlık ve insanın fıtratına zulümdür.
Hakaret, iftira, şiddete başvurma, ırkçılık, ayrımcılık, toplumun kutsal değerlerini aşağılama ve insan fıtratına aykırı fiillerin savunulması, düşünce özgürlüğü olarak değerlendirilemez ve himaye edilemez.
‘’İlimizde artan işsizlik sorunu, gençlerin maddi ve manevi bir boşluğa sevk ediyor, bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz?’’
Bu sorun başta Ülkemizin yerelde İse ilimizin kanayan yaralarından biridir maalesef. Gençlerimiz Geleceğin mimarı ve yöneticileridirler. Geleceğin inşası olan gençlerimize sahip çıkılmalı herhangi bir şekilde kötü alışkanlıklar ve benzeri durumlara düşmüş gençlerimize şefkat eli uzatılmalı, imkânlar seferber edilmeli ve özellikle şu, bu demeden tüm gençlerimize iş imkânları sağlanmalı ve istihdam edilmelidirler. Bu konuda imkân sahibi kurum, kuruluşlar ve iş adamlarının, iş alanları oluşturmaları çağrısında bulunuyoruz.
Göz aydınlığımız olan çocuklarımız ve gençlerimizin maneviyatları konusunda başta ebeveynler, din görevlileri ve eğitim kurumlarına büyük görevler düşmektedir. Bu hususta herkesin daha özverili bir şekilde gençlerimize sahip çıkmaları temennimizdir. Gençliğimizin inşası ve yükselmesi için kurslar ve meslek eğitimleri verilmeli ve takibatı yapılmalıdır. Yine gençlere evlilik konusunda yardımcı olunmalı, kötülüklere fırsat verilmemeli yine toplum düzeninin ve saadetinin sağlam evlilikler kurmasından geçtiği unutulmamalıdır.
Bakın Peygamber efendimiz (s.a.v) bir hadiste; ‘’Sizden biriniz, kendisi için arzu edip istediği şeyi din kardeşi içinde arzu edip istemedikçe, gerçek anlamda iman etmiş olamaz.’’
‘’Esnaf, köy ve halktan birçok kesime ziyaretler yapmaktasınız. Halkın sizden talepleri neler oluyor?’’
Esnaf ziyaretlerimizde biz esnaflarımızı genel itibariyle Allah’a tevekkül eden olarak gördük. Bu anlamda esnafımızın güzel temennilerinden dolayı teşekkür ediyoruz. İşlerinin bereketli olmasını Rabbimizden niyaz ediyorum. Ancak kiraların yüksek oluşu vergi ve diğer giderler esnafı etkilemektedir. Biz özellikle bu konuda başta yetkililerin esnafa yardımcı olmaları ayrıca mülkiyet sahiplerine de pek çok görevler düşeceğine inanıyorum. Ve esnaflarımıza özellikle kiralar konusunda yardımcı olmalarını temenni ediyorum.
Şehir Merkezinde sabah namazlarında camilere giden bazı vatandaşlarımızın başı boş gezen köpeklerden rahatlıkla camilere gidip gelemediklerini dile getirdiler. Simani mahallesi ve çevresi sakinleri şehir içi araç durakları mesafesinin uzak olmasından dolayı başıboş gezen köpeklerden köylerine serbest gidemediklerini dile getirdiler. Gerek şehir içi gerek bu gibi yerlerde dolaşan başıboş köpeklerin kontrol altına almaları çağrısında bulunuyoruz.
Ayrıca, ilimizin en büyük sorunlarından biri maalesef park sorunudur. Kapalı ve açık otopark yetersizliği pekte genişlemeyen şehir merkezinde her geçen gün birikerek karşımıza büyük bir sorun olarak çıkmaktadır. Hükümet konağının yerine üstü Kent Meydanı altının ise büyük bir otopark yapılacağını söylediler. Ancak bizim çağrımız şudur geçici otopark yerlerini açmalarını istiyoruz. Bu şekilde çarşı merkezinin rahatlatılmasını bekliyoruz. Otopark yetersizliği nedeniyle özellikle ana caddelerde sağlı sollu park yapılmasının trafik akışında çok ciddi aksamalara neden olduğu görülmektedir.
Yine benzeri bir hususta, esnaflarımızın kaldırımları ciddi anlamda işgal etmeleridir. Bu husus kaldırımlarda yayaları ciddi anlamda rahatsız etmektedir. Özellikle kadın vatandaşlarımız bir hayli zorluk çekmektedirler.’’ şeklinde değerlendirmelerde bulundu.