Basın toplantısında konuşan Yılmaz, ekonomiden siyasete, yerel yönetimlerden kırsal kalkınmaya kadar birçok konuya değindi.
Genel ve özel projelerle Türkiye’nin önümüzdeki günlerde ekonomik anlamda kalkınmada yükseliş kaydedeceğini belirten Yılmaz, sadece kamu değil, özel sektörün de gelişip büyümesi için çalışmalara ve ekonomik desteklere devam edeceklerinin altını çizdi.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin uzun süredir kullanılmamış potansiyele sahip olduğunu ve kabuğunu kırma sürecinde olduğunu söyleyen Yılmaz, özelde bölgenin genelde ise tüm Türkiye’nin kalkınma sürecine girdiğini ifade ederek özel sektörün de katkı sunacağı yatırımlara dikkat çekti.
Yılmaz, plan bütçe ile ilgili tartışmaların tamamlandığını ve 5 Aralık 2022 tarihinden itibaren 2023 bütçesi ve 2021 kesin hesabının görüleceğini söyledi.
Bingöl'de 500 yataklı hastane ihalesinin bu ay içinde gerçekleşeceğini söyleyen Yılmaz, kentsel dönüşüm proje kapsamında yapılan TOKİ’lerin önümüzdeki yıl içerisinde hak sahiplerine teslim edileceği belirtti.
Bingöl merkez Saray Mahallesi'nde yıkımı gerçekleşen binaların kentsel dönüşüm projesinin askıya alınmasına ilişkin ise bu mahallenin planı ve kentsel dönüşümü noktasında arızi sebeplerden ötürü gecikme olduğunu ancak çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
“Türkiye bütçe açığı noktasında iyi bir konumda”
Bugün dünyada en önemli meselelerden birinin kamunun konumu olduğunu söyleyen Yılmaz, “Gerek finansal kriz gerekse de son dönemlerde yaşanan pandemi krizi devletleri ve kamuyu çok zor duruma düşürdü. Bu süreçte dünya genelinde devletlerin bütçe açıkları artıp borçlanmaları yükseldi. Türkiye’ye baktığımızda bütçemizin de kamu borç stoğumuzun da iyi bir noktada olduğunu rahatlıkla ifade edebilirim. Dünyada birçok ülkede yüzde 6, yüzde 7,8 gibi bütçe açıkları olurken geçen yıl ülkemizde bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 2,6 oldu. Bu yıl ki beklentimiz ise yüzde 3,4 olarak gerçekleşmesi. Bütçe performansımız ve kamu borcunun milli gelire oranı itibarıyla Türkiye gerçekten iyi bir konumda. Büyüme olduğu zaman bu durum toplumun tüm kesimine yönelik istihdama yansıdığı gibi kamu gelirlerini de arttırıyor. Büyüyen Türkiye milyonlarca istihdam ürettiği gibi ihracatını 250 milyar dolar seviyesine çıkarıp turizm gelirlerini de 40 milyar doların üzerine çıkartmıştır. Bu durum karşısında ülkemiz kamu dengeleri açısından da daha avantajlı bir konuma yükselmiş oldu.” ifadelerine yer verdi.
“Büyüme noktasında birçok alanda hamlelerimiz var”
Yılmaz, “Büyüme noktasında ekonomi politikamızda yatırım, üretim, istihdam ve ihracat ile büyüme ve cari fazla oluşturarak daha sürdürülebilir bir kalkınma oluşur. Savunma sanayisinden, sağlık endüstrilerine, yazılımdan gıda sektörüne olmak üzere birçok alanda yeni hamlelerle, yeni teknolojilerle nitelikli insana ve bilgiye dayalı bir ekonomik yapı inşa ederek inşaallah gelişmiş ülkeler arasında yerimizi alacağız. Bölgeler arasındaki dengesizlikleri giderme noktasında da yine ülkemiz son dönemlerde çok başarılar sergiliyor. Yaşadığımız bölge olan Doğu ve Güneydoğu bölgesi son dönemlerde en dinamik bölgelerdendir. Özellikle huzur ve güven ortamının pekişmesiyle birlikte yatırım ortamı da iyileşmiş durumda. Nitelikli insan ve sermaye göçü azalıyor. Dolayısıyla bölgemizde de ciddi bir hamle var. Bunun en güzel örneklerinden bir tanesi de Bingöl’dür.” dedi.
“Bingöl’de 300 milyon ton demir rezervi keşfedildi”
Yılmaz, “Bingöl’e son dönemlerde çok büyük bir yatırım daha kazandırılmak üzere. Bu da demir cevheri ile ilgili. Belli bir süredir sondaj çalışmaları yürütülüyordu, müjdeyi aldık ve şu an itibariyle 300 milyon ton civarında keşfedilmiş bir demir rezervi var. İlk aşamada 550 milyon dolar bir yatırım öngörülüyor. Bingöl’de parasal tutar olarak bugüne kadar yapılmış en büyük yatırım olacak. Ve bu yatırımla beraber doğrudan bin kişiye istihdam sağlanacaktır. Doğu ve Güneydoğu’da çok ciddi anlamda bir ekonomik faaliyet var. Artık sadece kamu yatırımlarından bahsetmiyoruz, özel yatırımlardan bahsediyoruz. Asıl istihdam ve ihracatı getirecek olan yatırımlar özel yatırımlardır. Bu kalkınma modeli özel sektörün de katkıda bulunduğu ve ciddi anlamda paydaş olduğu bir kalkınma modelidir. Büyük ölçekli birtakım yatırımların gerçekleştiği ve lokomotif gibi diğer firmaları da peşinden sürüklediği bir kalkınma modeli gerçekleşiyor. Diğer illerde de benze yatırımların olmasını temenni ediyorum. Doğu ve Güneydoğu uzun süredir kullanılmamış potansiyele sahip. Yaşanan şartlardan dolayı uzun süre bu potansiyel kullanılamadı atıl durumda kaldı. Şimdi atıl durumda kalan potansiyeli harekete geçiriyoruz. Bu yörelerimize fayda sağladığı gibi Türkiye’mizin de büyümesine kalkınma sağlayacaktır. Bu bölgelere yapılan yatırımlar metropollere daha fazla göç olmasına engel olunacak ve metropollerin de rahatlamasına fayda sağlayacak önemli bir kalkınma sürecidir. Buna ben kapsayıcı kalkınma diyorum. İnanıyorum ki bu topraklardan da her alanda sanayisinden teknolojisine, yazılımından kültür ve sanatına varıncaya kadar her alanda daha girişimci daha yenilikçi bir kültür inşaallah hep birlikte inşa edeceğiz.” şeklinde konuştu.
“Bingöl’de 500 yataklı hastane yapılacak”
Bingöl ile ilgili açıklamalar da yapan Yılmaz, Bingöl Devlet Hastanesi binasının yanına şehir hastanesi modelinde 500 yataklı hastane yapılacağını ve Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin yapılacağı yeni binayla entegre çalışacağını belirtirken mevcut Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesinin de Bingöl Üniversitesi'ne devredileceğini sözlerine ekledi. Yeni yapılacak hastanenin ihalesinin ise 2022 Aralık ayının 23’ünde yapılacağını söyledi.
“Saray mahallesi için adımlar atılacak”
Yılmaz, Bingöl’de devam eden kentsel dönüşüm projesi kapsamında olan konutların yapımının da TOKİ tarafından yapımlarının devam ettiğini ve önümüzdeki yıl içerisinde hak sahiplerine teslim edileceğini belirtti. Öte yandan 2015 yılında belediye meclis kararıyla kentsel dönüşüm planına alınan ve yıkımı gerçekleşen merkez Saray Mahallesi'nde bulunan konutların yapımı sürecinin henüz tamamlanmadığını söyleyerek en kısa zamanda Saray Mahallesi için de keşiflerin tamamlanıp kentsel dönüşüm projesinin adımlarının atılacağını söyledi.
(Ömer Aşkın-İLKHA)