Kahramanmaraş'ta meydana gelen deprem başta çocuklar olmak üzere herkesin psikolojisine olumsuz yönde etki etti.
Depremin bölgesinde yaşayanlar başta olmak üzere, televizyonlar ve sosyal medya vasıtasıyla tüm ülkede şiddetli bir travmaya sebep olması hasebiyle ebeveynlerin bu travmayı en aza indirgemek için ciddi manada destekleyici önerilere ihtiyacı vardır.
Çocukların cesur olmak zorunda olmadığını belirten Klinik Psikolog Esra Amet, çocukların böyle zamanlarda üzülmesine ağlamasına kendi duygularını serbest bırakmasına ebeveynler olarak imkân vermek gerektiğini belirtti.
"Çocuklara en güvenli kaynak ebeveynlerdir"
Ebeveynlerin öncelikle çocuklarına deprem hakkında bilgilendirmeyle başlayabileceğini belirten Amet, "Depremin nasıl oluştuğu ve etkilerinin neler olduğu hakkında çocuklara en güvenli kaynak olan ebeveynlerinden cevap gelmesi oldukça faydalı olacaktır. Depremin nasıl oluştuğu küçük yaş gruplarından çocuklar için oyun hikaye ve resim çizdirerek anlatmaya çalışabiliriz. Daha büyük yaş gruplarındaki çocuklar okullarda deprem hakkında bilgilere sahiptirler." dedi.
"Çocukların kendi duygularını ifade etmesine olanak tanımalıyız"
Çağın en büyük probleminin ekran sorunu olduğunu söyleyen Amet, "Çocuklar normal zamanlarda ekran karşısında fazla bırakmamalıyız. Deprem gibi felaket olaylarında çocuklara endişeli ve üzüntü verici içerikli haberler almasını engellemek adına ekran karşısında onları oldukça uzak tutmakta fayda var. Kendi gözetimimiz altında doğru bilgiler almasını sağlayabiliriz. Çocukların kendi duygularını ifade etmesine olanak tanımalıyız. Çocukların kendini ifade etmesi için oyun resimler çizdirerek ve hikayeler yazdırarak çocuğun duygularını ve ortaya çıkmayan düşünceleri aktarmasına yardımcı olabiliriz." diye belirtti.
"Çocukların yaş ve gelişim düzeylerine uygun olacak şekilde sorular sormakta fayda vardır"
Çocukların dili oyun dili olduğunu dikkati çeken Amet, "Oyun ile çocukların deprem hakkında neler düşündüğünü ve kaygılarının neler olduğunu anlayabiliriz. Deprem anında binalar yıkılırken aynı zamanda oraya bir itfaiye ve ambulansı göstererek çocuklara dünyanın güvenilir bir yer olduğunun hakkında inancını tazelemekte fayda vardır. Çocukların yaş ve gelişim düzeylerine uygun olacak şekilde korkutmadan sorular sormakta onlar için fayda vardır. Deprem olduğunda neler düşündün aklından neler geçti. Deprem olacağından korkuyor musun? Ben sana bu konuda nasıl güven sağlayabilirim. Senin güvende olman için neler yapabilirim. Bu tür sorularla çocukların duygularını ifade etmesinde destekleyebiliriz." dedi.
"Çocukların böyle zamanlarda üzülmesine ağlamasına kendi duygularını serbest bırakmasına imkân vermeliyiz"
Çocuklar cesur olmak zorunda olmadığını belirten Amet, " Çocukların böyle zamanlarda üzülmesine ağlamasına kendi duygularını serbest bırakmasına imkân vermeliyiz. Deprem sonrasında eğer mümkünse olabildiğince hızlı bir şekilde çocuğun deprem öncesindeki rutinine dönmesi çocuğun gelişmesi açısında faydalı olacaktır. Çocukların kendi duygularından çok ebeveynlerinin duygularını yansıttığını unutmayalım. Böyle zamanlarda kendimiz sakin kalmalıyız ki çocuklarda sakin kalabilsin. (İLKHA)
