"Arakan’da yaşananları sadece uzaktan izliyoruz"
Arakan’da yaşanan vahşet hakkında konuşan Bingöl halkı, başta Arakan olmak üzere Müslümanlara yönelik işlenen katliam ve zulümlere karşı İslam ülkelerinin suskun kaldığını belirterek, yapılan barbarlığa karşı dur denilmesi gerektiğini dile getirdiler.

Myanmar (Burma) Devleti askerleri ve Budist çetelerin barbarca saldırılarına maruz kalan Arakan Müslümanlarının acı ve sıkıntılarının artığını ifade eden Bingöllüler, İslam âleminin yapılan bu şiddete karşı dur demesi gerektiğini ifade ettiler.

Arakandaki Müslümanların uğradığı zulüm dolayısıyla çok üzüldüklerini ifade eden Nizamettin Güneş, "Elimizden bir şey gelmiyor ne yapabilir ki, ancak maddi anlamda yardım edebiliriz. Vicdanımız sızlıyor, dua ediyoruz. İslam ülkeleri toplanıp bir şeyler yapması lazım, müdahale etmeleri lazım. O kardeşlerimize yapılanlara üzülüyoruz." Dedi.

Sadece Arakan’da değil, İslam coğrafyasının farklı yerlerinde sıkıntıların olduğunu dile getiren Nusrettin Beçene, "İslam ülkelerinde katliamlar var,  birbirini öldürüyorlar. Bu olan bizim için çok acıdır. Arakan’da Budistler, Müslümanlara zulüm yapıyor. Oradaki kardeşlerimiz inşallah şehittirler. Yapılan bu zulmü önlemek ve onlara yardımcı olmak bizim görevimizdir. Bu olaylar Müslümanların birliğine, vahdetine vesile olur inşallah. Allah zulüm edenleri kahr-u perişan etsin." diye konuştu.

Beçene, "Müslümanlar olarak hükümetten bir beklentimiz vardır. Hükümet bu görevi yapmalı ve birazda yapıyor. Bizlere de çok iş düşüyor. Birlik ve beraberlik içinde onlara ve her yerdeki Müslümanlara yardımcı olmamız gerekiyor. Şu anda Müslümanların en büyük derdi; tarafgirliktir, hasettir ve kendi tarafını üstün görmektir. Bu hastalıklar kalkmadığı müddetçe sıkıntılar devam edecektir. İnşallah bu sıkıntılar ortadan kalkar, ümmet bir olur." ifadelerini kullandı.

Arakan’da büyük bir zulmün olduğunu ifade eden Şahin Gönül, "Elimizden bir şey gelmiyor. Burada bize dua etmek kalıyor. Başka bir şey yapamıyoruz. Müslümanlar bir olursa bir şeyler yapabilirler." dedi.

"Müslüman ülkelerin suskunluğundan şikâyetçiyiz"

Bingöllü gençlerden Ali Bayutmuş da "Tüm bu olanların karşında suskun olan İslam ümmetinden şikâyetçiyiz. Acilen bir şeyler yapılması lazım. Allah onların yardımcısı olsun, ümmette de bilinç versin.  İslam ülkeleri birbirleriyle uğraşmayı bırakıp zulüm edenlerle uğraşırsa bir sıkıntı kalmaz. Ama maalesef biz birbirimizle uğraşıyoruz." ifadelerini kullandı.

Subhi Aydım ise "Ölenlere Allah rahmet etsin. Kalanlara da yardım etsin.  Zor bir şey, anlatılmaz. Katliamları yapanları lanetliyorum. Öncelikle dua etmemiz lazım. Bir ve beraber olursak böyle şeyler olmaz." dedi.  

"Allah Arakanlı Müslümanlara ve zulme uğrayan tüm Müslümanlara yardım etsin." diyen Heybet Arıkız da şunları söyledi: "Arakan’da yaşananları sadece uzaktan izliyoruz. Orada çeken biliyor ki; ne can, mal, namus ve ne de memleketleri diye bir şey kalmamış. Bizlerde yeterince sahip çıkamıyoruz. Müslüman ülkeler arasında yine Türkiye sahip çıkıyor. Kamuoyunda öyle görünüyor. Allah yardımcıları olsun."

"Hükümetin bu kardeşlerimize sahip çıkması gerekir" 

Fatih Gören, "Oradaki durum içimizi yakan bir durumdur. Allah böyle bir şeyi kimsenin başına vermesin. İnşallah böyle bir durum başka kimsenin başına gelmez.  Hükümetin bu kardeşlerimize sahip çıkması gerekir.  Askeri müdahale başta olmak üzere birçok girişimde bulunulması gerekir. Orada büyük bir vahşet yaşanıyor. Sıradan bir olay değildir." şeklinde konuştu.

Bingöllü Deniz Ayaz da "Arakan’daki durum çok üzücü bir durum. Müslümanlar olarak birbirimize destek olmamız lazım. Gerçekten içimiz parçalanıyor. Gerek maddi ve manevi destek vermemiz lazım. Ayrıca devletin de el atması gerekir." ifadelerini kullandı.

İslam ülkelerinin birçoğunda benzeri tablonun yaşandığını ifade eden Hüseyin Abir de "Gün geçmiyor ki kan akmasın, akan kanın da Müslümanların olması bizleri derinden etkiliyor. Elimizden gelen maddi anlamda yardım etmek ve dua etmek. İslam ülkeleri bu katliamlar karşısında sesiz kalmamalı ve gerekli müdahalede bulunmalı. Hepimiz yardımlarda bulunmalıyız. Tabi ki başta hükümet bu işe bir el atması lazım. İslam ülkelerinde mezhepçilik ve ırkçılık hastalığı var, buna bir dur denilmesi lazım. Müslümanlar yekvücut olması lazım ki, mevcut sorunlar çözülsün." şeklinde konuştu. (Nihat Kanat - İLKHA)

 

 

Kategori: Röportaj
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal
-