HÜDA PAR Bingöl Kadın Kolları Başkanı Sebahat Apuhan konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Yaşam kalitesinin yüksekliği ve yasada belirlenen kadınlara pozitif ayrımcılık adına kadınlarımızın ve erkeklerimizin yaşadıkları şehirde pembe otobüs talep etmeleri hanımlar için bir lüks veya lütuf değil, karşılanması gereken bir ihtiyaçtır.” açıklamalarında bulundu.
Her 2-3 araçtan sonra 1 adet pembe otobüs
Her 2-3 araçtan sonra 1 adet pembe otobüsün sefere konulması gerektiğine değinen Apuhan: “Anayasa’da yer alan “kadına pozitif ayrımcılık” ilkesine dayanarak kendisinden önemli bir adım atmasını beklediğimiz Bingöl Belediye Başkanı Sayın Erdal Arıkan ve şehirdeki diğer etkili ve yetkili kişilere çağrıda bulunarak; her 2-3 araçtan sonra 1 adet pembe otobüs, minibüs veya midibüsün sefere konulmasını talep ediyoruz.
Bingöl’de duyulan ihtiyaç üzerine pembe otobüs uygulaması için birçok STK’nın çalışmalar yürüttüğünü duyuyor ve biliyoruz. Bütün bu talepleri desteklediğimizi ve bu STK’ların yanında olacağımızı buradan ifade ediyoruz. Bingöl kadınları adına faydalı gördüğümüz bu çalışmalarımızı sürdüreceğimizi, bu çalışmalarda halkımızdan destek beklediğimizi ve haklı gördüğümüz bu talebimizin yerine getirilmesi hususunu yetkililerin göreceğini ve yerine getireceklerini, bunun içinde bir an evvel harekete geçeceklerini ümit ediyoruz.” dedi.
Neden pembe otobüs?
Apuhan açıklamasına şöyle devam etti: “Hiç kimse ulaşım yapmak zorunda olduğu için yolculuk esnasında başkasıyla yüz yüze, diz dize, burun buruna, sırt sırta olmak zorunda bırakılmamalıdır, hiç kimse toplu taşımaya uygun olmayan bir duruş pozisyonuyla karşı karşıya kalmamalıdır.
Toplu taşımalarda birlikte yolculuk yapmanın tek sonucu tacizmiş gibi bir algıya kapılmamalıdır, bireylerin rahat seyahat etme özgürlüğü de önemsenmeli ve düşünülmelidir. Tacizin ve cinsel şiddetin bütün bunlardan bağımsız da olabileceği bilinmektedir.
Kadınlar için kamusal bir hizmet olan toplu taşımalarda yaşanılan taciz olaylarının kadınların hak, hürriyet ve eşitliklerine alenen yapılan bir saldırıdır. Dolayısıyla bu kamusal alanda yapılan saldırının, dini, dili, rengi, dünya görüşü, ideolojisi ne olursa olsun her kesim tarafından karşı konmalı kadınların hakları savunulmalıdır.
Kadınlar için adeta toplu taşıma araçlarında kadın erkek iç içe yolculuk yapmaktan çok mutlu oluyormuş, hiçbir rahatsızlık ve şikâyet yokmuş gibi bir algının oluşturulması bu sorunu ortadan kaldırmaz.
Toplum taşımada pembe otobüs taleplerinin sanki kadınları toplumdan tecrit etme isteğiymiş gibi ifade edilmesi doğru değil, tam tersine huzur içinde seyahat etmelerine getirilen bir imkân olacaktır. Pembe otobüs talepleri görmemezlikten gelinemez, bu uygulama kaçınılmazdır.
Kimileri tarafından bu talep doğru karşılanmayabilir, böyle düşünenlerin seyahat özgürlükleri elbette ki vardır, en az etmek istemeyenler kadar. Kadınlarımızın rahat seyahat etmek istemeleri asla ayrıştırmak ve tecrit etmek için değil ve olamaz da…”
Kadınların arzuladıkları şekilde yolculuk yapmaları, ayrıştırma olarak ifade edilemez
Kadınların rahatsız edilmek istememeleri ve arzuladıkları şekilde yolculuk yapmak istemelerinin ayrıştırma olarak ifade edilemeyeceğini vurgulayan Apuhan, şöyle devam etti: “Kadın erkek eşitliği adı altında kadınları böyle bir mecburiyetle karşı karşıya bırakmak kadını eşit kılmak değil, kendisine yapılan yanlışlara sessiz kalmak ve mağduriyete göz yummaktır. Asıl tecrit kadını sorunlarıyla baş başa bırakmaktır.
Kadınları seyahatlerinde alternatifsiz bırakmak onların seyahat özgürlüklerini kısıtlamaktır. Pembe otobüs talepleri yerine bazı eylem planlarını devreye koymak fikrini de ortaya atanlar vardır. Dünyanın bir çok ülkesinde çözüm olarak o tür eylem planlarını uygulayan, araçların içine rahatsız edici eylemlerin suç olduğunu belirten afişler asılmakta, televizyonlarda kamu spotu gösterimleri yapılmakta, şikâyet için telefon hatları açılmakta, birçok araçta alarm butonları yerleştirilmekte ancak bunlar çözüm olmamaktadır.
Kadınların pembe otobüs taleplerine karşı çıkanların çözüm olarak seferlerin artırılmasını ve yolcuların koltuk sayısıyla sınırlı tutulmalarını istemeleri asla bir çözüm olmamaktadır.
Bu gün dünyanın birçok ülkesinde kadınların yaşam kalitelerini artırmak için kadınlara özel toplu taşıma uygulamaları yapılmaktadır. Türkiye de de bazı şehirlerde bu uygulama vardır. Bingöl HÜDA-PAR Kadın kolları olarak bizler de kadınlarımızın yaşam kalitelerinin artması, istemedikleri durumlarla karşılaşmamaları için pembe otobüs için gerekli adımların atılmasını talep ediyoruz.
Kadınlarımızın daha rahat ve problemsiz seyahat etmeleri için başka alternatifler varsa bunlar da mutlaka değerlendirilmelidir. İnancı, fikri, dünya görüşü ne olursa olsun biliyoruz ki kadının rahatsız edildiği bir ortamdan duyarlı erkeklerimizde rahatsız olmaktadırlar. Bu sorun kişisel değil toplumsaldır. Toplumsal sorunların çözümü de toplu olarak karşı çıkmak veya talep etmekle mümkündür.”