Medya üzerinden yapılan algı operasyonlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Eğitim-Bir-Sen Bingöl Şube Başkanı Yunus Kava, 28 Şubat artığı zihniyetin varlığını günümüzde de devam ettirdiğini belirtti
28 Şubat artığı zihniyetin varlıklarını devam ettirdiğini söyleyen Eğitim-Bir-Sen Bingöl Şube Başkanı Yunus Kava, medya üzerinden yapılan algı operasyonlarına dikkat çekti.
Medya yoluyla İslami değerlere ve bu değerlerin savunulmasına yönelik yapılan saldırılara dikkat çeken Eğitim-Bir-Sen Bingöl Şube Başkanı Yunus Kava, konuyla ilgili İLKHA'ya değerlendirmelerde bulunarak, yapılan saldırıları görsel ve sosyal medyada yapıldığına şahit olduklarını söyledi.
Türkiye maalesef geçmişten bu yana hep darbe süreçlerinden geçtiğini ifade eden Kava, “Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana neredeyse her 10 yılda bir askeri müdahalelere maruz kaldık. Tabi ki bunların en çetini ve en ağırı özelikle İslami camialara ağır darbe vuran, bedeller ödeten, 28 Şubat süreciydi.” dedi.
Türkiye’deki darbe süreçlerinde, üniversitelerde okuyan başı örtülü bacılardan tutun da kamuda görev yapan memurlara kadar herkese karşı bir cadı avı başlatıldığını anlatan Kava, başörtüsü ve dini değerler üzerinden yapılan yoğun saldırılara karşı bir mücadele verildiğini söyledi.
"28 Şubat artığı zihniyet günümüzde de varlıklarını devam ettiriyor"
28 Şubat mantığının günümüzde de devam ettirilmeye çalışıldığına vurgu yapan Kava, "Geçmiş dönemde 'bin yıl sürecek' dedikleri 28 Şubat darbe süreci Allah’a hamdolsun 10 yıl bile sürmedi. Şu an o dönemin failleri de ağır ceza istemleriyle yargılanıyorlar. Bu bizim için bir mutluluk verici bir durum. Özelikle 28 Şubat artığı mantıklı insanlar halen günümüzde de varlıklarını devam ettiriyorlar. Bazen ortaya koydukları olaylara baktığımız zaman aslında amacın ‘üzüm yemekten öte bağcıyı döğmeye’ dönük olduğunu çok net bir şekilde bizde müşahede ediyoruz. Sendika olarak bu konular dikkatimizden kaçmıyor." ifadelerini kullandı.
“Diyanet üzerinden İslami değerlere saldırı yapılıyor”
Son dönemde özelikle müftülerin nikah kıyma yetkisinin konuşulmaya başladığı dönemden beri, İslami camialara, değerlere yönelik bir anti propaganda hem sosyal medya ve hem de görsel medya üzerinden yoğun bir şekilde yapıldığını söyleyen Kava, “Aslında bu kafanın biz geçmişte 28 Şubat'ta gördüğümüz kafayla aynı olduğunu kanaatini de taşıyoruz. Burada insanlarımızın uyanık olması lazım. En son Diyanet İşleri Başkanlığının aslında terimler sözlüğünde tamamen dini sorumlukların başladığı yaşla alakalı olarak bir tespitini, ‘erken yaşta kız çocuklarının evliliği’ şeklinde polemik konusu haline getirip, bunun üzerinden aslında Diyanet'te değil de, İslami değerlere asıl saldırının yapıldığını biz çok net gördük.” diye konuştu.
“Gerçekleri saptırmak ideolojik körlüktür”
Geçmişte 28 Şubat’taki 5’li çete gibi o dönemde sivil görünümlü asker zihniyetli o dönemin bir takım STK’ları gibi bugünde malum bir STK’nın bir eylem kararı aldığını aktaran Kava, şunları söyledi:
"İşte sözüm ona erken yaşta evliliğe karşı eylem başlatacaklar hatta o kadar ileri giderek çirkeflikte dip noktaya buldular ki Brezilya’da karaciğer hastası 9 yaşındaki bir kız çocuğunu sanki Türkiye’de yaşanmış bir hadise gibi tamamen toplumun algısını yönetmeye dönük bir karalama ve bir linç kampanyasına dönüştürdüler. Bu aslında ideolojik körlüktür, bunun başka bir adı yoktur. Burada dine karşı bir düşmanlık çok net bir şekilde ortaya konuluyor."
"28 Şubat'ın artığı kalan bu zihniyette gereken dersin verilmesi lazım"
Şanlıurfa’da bir İmam Hatip Ortaokulunda bir görevli öğretmenin tesettür ile ilgili uygulamalı bir ders yapmasını bahane olarak gören art niyetli, 28 Şubat artığı zihniyet sahipleri odaklar, tekrar aynı algı operasyonu için harekete geçtiklerini söyleyen Kava, “Hâlbuki İmam Hatip Ortaokulunda tesettür konusunun uygulamalı işlenmesi, diğer dini değerlerimizin öğretilmesi kadar normal başka bir şey yok. İslami değerlere dönük karalama kampanyası yürüttükleri için buradan kamuoyuna bir uyarımız var. Kesinlikle insanlarımız bu algı operasyonlarına gelmemeli, çok dikkatli olunmalıdır. Burada medyanın gerçekten çok ciddi bir görevi var, bu tarz algı operasyonlarını yapmaya çalışan bu eski 28 Şubat'ın artığı kalan bu zihniyette gereken dersin verilmesi lazım. Gerçeklerin de kamuoyuna çok net bir şekilde ulaştırılması lazım.” şeklinde konuştu.
(İLKHA)