Özgür-Der Bingöl Şubesi Cennete Otostop; Hidayet Öyküleri konulu seminer düzenledi
Özgür-Der Bingöl Şubesi Cennete Otostop; Hidayet Öyküleri konulu seminer düzenledi
Özgür-Der Bingöl Şubesi Cennete Otostop; Hidayet Öyküleri konulu seminer düzenledi

Bingöl Üniversitesi tarafından düzenlenen, Bingöl Valiliği ve Bingöl Belediyesi tarafından desteklenen ‘Bingöl Üniversitesi Geleneksel Kitap Günleri’nin 4.’sünün düzenlendiği fuarda katılımcılardan araştırmacı yazar Adem Özköse okurlarıyla buluştu. Özköse Bingöl ziyaretinde Özgür-Der binasında bir de seminer verdi.



Özgür-Der dernek binasında gerçekleşen seminere dernek üye ve gönüllüleri katıldı. Programda araştırmacı yazar Adem Özköse Suriye’nin başkenti Şam izlenimlerini anlatıp, çeşitli insanların ortak özelliklerinin İslam ile tanışıp Müslüman olmalarının dikkat çektiğine vurgu yaptı. Suriye’nin başkenti Şam’da kaldığı dönemlerde yaşadıklarını ve gözlemlerini kaleme aldığı “Hidayet Öyküleri” kitabında toplayan Özköse, katılımcılara anılarını anlattı.

“Tanıştığım çeşitli insanların ortak özelliği İslamiyet ile tanışıp Müslüman olmalarıydı”

Özköse; “Dört sene Şam’da yaşadım. Şam’da mescitte namaz kılarken çeşitli insanlarla tanıştım. Bu insanların ortak özelliği İslamiyet ile tanışmaları ve Müslüman olmalarıydı. Ayrıca insanların hikâyelerini dinledikçe bu hikâyeler ilgimi çekmeye başladı. Ben de ilerleyen süreçte onları evime davet ettim ve sabaha kadar sohbetler ettik. Zamanla tüm bu konuşmaları, hikâyeleri ve öğrendiklerimi kaydetme kararı aldım.

“Kitaplar insanların hayatlarına ve kalplerine dokununca mutlu oluyorum”

Özköse, kitapların okurların hayatlarındaki etkileşimine değinip; “Bir kitap yazıyorsunuz ve bu kitabınız bir insanın hayatını değiştiriyor. Sizin vesilenizle Müslüman oluyor ve hayatı değişiyor. Bu çok güzel bir duygu. Cennete Otostop 1 kitabımı alan bir okuyucumun bana abisinin hayatı hakkında, onun kötü şeyler yaptığını, cezaevinde olduğunu, kitabımı okuduktan sonra ise abisine verdiğini söyledi. Abisi ise kitabımı okuduktan sonra hayatını tümüyle değiştirmiş ve İslam üzere bir yol tutmuş yani bir insanın hayatının değişmesine vesile olmuşum. Bu da bana ayrı bir mutluluk veriyor.” Dedi.



 “Bir yazar için en önemli şey, yazdığı kitabın birilerinin kalbine dokunduğunu bilmesidir”

Özköse; “Hidayet Öyküleri kitabını yazma serüvenine ise başlarda pek sıcak bakmıyordum ancak ilk kitabıma yönelik geri dönüşlerin kalbime dokundu. Bir yazar için en önemli şey, yazdığı kitabın birilerinin kalbine dokunduğunu bilmesidir. Beni en çok mutlu eden şey bu duyguydu. Yazdığım kitap sayesinde birilerinin Müslüman olduğunu öğrenmek çok farklı bir duygu. 

“Elisa’yı, özellikle Müslüman genç kızların güçlü karakteri etkilemiş.”

Hidayet Öyküleri kitabından bir kesit aktaran Özköse; “Mesela Elisa... İtalya'nın Katolika şehrinde dünyaya gelmiş. Felsefe okurken, “Hakikat nedir?” sorusunun peşine düşmüş. Hocalarından birisi Dünya dinler tarihini anlatırken, Müslümanların ezanından bahsetmiş. Ezan alegorisinin çok etkileyici olduğunu anlatmış. Bir zaman sonra Elisa, Mısır'a yaptığı bir gezide Nil Nehri'nin kenarında dolaşırken, aniden başlayan ezan sesleri arasında öyle garip, değişik duygularla dolmuş ki derhal bir camiye gitmiş. Orada dua eden, namaz kılan, Kur'an okuyan Müslümanlara ilgiyle bakmış. Sonra o akşam kendince çok önemli bulduğu bir rüya görmüş. Ardından Müslüman olmaya karar vermiş. Müslüman olmadan önce, İncil ve Kur'an'ı defalarca karşılaştırmalı bir şekilde okumuş. Papazlarla konuşmuş, sohbet etmiş ve dertleşmiş. Hatta teslis konusunda soru sorduğu bir Papaz ağlamaya başlamış, yıllardır kendisinin de teslis konusunda tatmin edici bir cevap bulamadığından yakınmış. İtalya'daki Müslümanlarla da tanışmaya başlamış. Elisa’yı, özellikle Müslüman genç kızların güçlü karakteri etkilemiş. Elisa, şu an bir sanatçı, yazar, halen çeşitli radyolarda program yapan, dergi ve gazetelerde İslâm hakkında yazılar yazan bir kız.” İfadelerine yer verdi.

“Hidayetle şereflenenlerle yaptığım röportajları çağdaş bir seyahatname olarak sunmaya çalıştım”

Özköse, son olarak “kimisi papaz, kimisi ünlü bir müzisyen, kimisi misyoner, kimisi uyuşturucu satıcısıyken İslâm ile tanışmış, şereflenmiş bu kişilerle hidayet hikâyelerini konuştum ve bu röportajları yazılarıma dökerek çağdaş bir seyahatname olarak sunmaya çalıştım. Geçtiğim ve gezdiğim ülkelerdeki insanların ilginç hidayet öykülerini kaleme sizler için aldım. Umarım verimli olmuştur.” Şeklinde konuştu. Program soru-cevap faslı ve imza etkinliğiyle sona erdi. (Ömer Aşkın-Bingöl Basın)

Kategori: Eğitim
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal

KATEGORİ HABERLERİ

-