Şarkıcı müsveddesi Gülşen’e bir tepki de Bingöl Diyanet-Sen Şubesinden geldi
Diyanet-Sen Bingöl şube başkanı Mücahit Çelik, "Şarkıcı Gülşen’in İmam Hatip camiası ile ilgili hadsiz ifadelerini aynen kendine iade ediyoruz." dedi.
Şarkıcı müsveddesi Gülşen’e bir tepki de Bingöl Diyanet-Sen Şubesinden geldi

Diyanet-Sen Bingöl Şube Başkanı Mucahit Çelik şarkıcı müsveddesine tepkisini yazılı açıklamayla belirtti.

Diyanet-Sen Bingöl Şube Başkanı Mucahit Çelik, İmam Hatip Lisesi mezunlarını sapıklıkla suçlayan kadın hakları savunuculuğunu kadın bedenini teşhir ederek yapabileceğini sanan LGBT sevicisi şarkıcı Gülşen’e tepki göstererek İmam Hatip Lisesi mezunlarından özür dilemeye davet etti.

“Şarkıcı Gülşen ve şakşakçılarını şiddetle kınıyoruz”

Gülşen’in İmam Hatip Lisesi mezunlarını hedef alan sosyal medyadaki videosuna tepki gösteren Çelik, “Sapkın yaşam tarzını, çıplaklığını topluma ifşa etmeyi kendine vazife edinmiş, şarkıcılığı ile konuşulmayan bir şahsın İmam Hatip camiası ile ilgili hadsiz ifadelerini, iftira ve hakaret içeren ithamlarını aynen kendine iade ediyoruz. Bedeni ve sapkın fikirleriyle ayakta kalmaya çalışan Gülşen’i ve konuşmayı yaptığı ortamdaki destekçilerini şakşakçılarını şiddetle kınıyoruz” dedi. 

“Bu propagandalara müsaade etmeyeceğiz”

İmam Hatip okullarımızın mezun ve mensuplarının bu ve bunun gibi sapkın şahısların çirkin propagandalarına ve ucuz yollu gündemde kalma amaçlarına malzeme yapılmasına müsaade etmeyeceklerini dile getiren Çelik , “İmam Hatip Nesli’nin Akiflerin edebini, Necip Fazılların, Sezai Karakoçların imanlı söylemini ve Mehmet Akif İnan’ın mücadelesini devam ettirecek bir nesil olduğunu söyledi.

“Yozlaşan toplumda ayakta kalan tek kurum imam hatip okullarıdır”

Çelik, “ Toplumumuzda büyük bir kültürel yozlaşma ve ahlaki çöküntü olduğunu belirterek, bu ahlaki yozlaşmanın içerisinde tek ayakta kalan kurum İmam Hatip okullarıdır.

İstatistiki olarak değerlendirildiğinde belki de ülkemizde en az suç işleyen kesim İmam Hatip Lisesi mezunlarıdır. Ancak medya ve belirli kesim algıları ile az sayıda da olsa İmam Hatip Lisesi mezunu ya da dindar kesimden birisinin suç işlemesini özellikle gündemde tutarak hatta bu suçu tüm İmam Hatip mezunları da işliyor gibi gösterme gayretine girerek tüm İmam Hatip camiası ve dindar insanlara yafta yapıştırılarak suçlana bilmektedirler. Böyle bir yaklaşım ve bakış açısı son derece sakıncalı ve yanlıştır. Türkiye’nin yalnızca eğitim tarihi açısından değil, siyasi ve sosyal tarihi açısından da kendine mahsus bir konum elde eden imam hatip okulları halk düzeyindeki beklentilere cevap vermiş ve saygınlığını her zaman korumuştur.” ifadelerine yer verdi. (Ömer Aşkın-İLKHA) 

Kategori: Güncel
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal

KATEGORİ HABERLERİ

-