Bingöl Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Araştırma Görevlisi Tahir Gündüz, Ramazan ayı ve oruçla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Gündüz, oruç ibadetinin Müslümanlar açısından önemine vurgu yaparak orucun bir Müslümanın hayatını ibadete çevirme açısından önemli bir ibadet olduğunu söyledi.
“Yüce Allah orucun amacını bir anlamda bize takva olarak gösteriyor”
İlahiyatçı Gündüz, “Allah, orucun amacını, ‘Ey müminler, sizden öncekilere oruç farz olunduğu gibi size de farz kılındı. Umulur ki takvaya ulaşasınız.’ Ayetiyle açıklamıştır. Yüce Allah orucun amacını bir anlamda bize takva olarak gösteriyor. Takva insanın kendisini bütün haramlardan sakındırması, Allah’ın azabından korunması için haramlara karşı dikkatli olması ve tas tamam bir şekilde sorumluluğunun bilincinde olması anlamına gelir.” dedi.
“Öncelikle oruç farz olduğu için tutmalıyız”
Orucun en önemli ibadetlerden biri olduğunu söyleyen Gündüz, “Orucun diğer bütün hikmetlerini bir tarafa bırakarak asıl amaç o ibadeti ve o farziyeti yerine getirmektir. Bir Müslüman orucun faydaları hikmeti ve bunun gibi güzelliklerden önce kendisine farz kılındığı için bu ibadeti yerine getirmesi gerekmektedir. Bütün ibadetlerde olduğu gibi öncelikle bu taabbudi şuuru kazanmak gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Gündüz konuşmasına şöyle devam etti: “Elbette ki Yüce Allah’ın bize vermiş olduğu nimetlerin şükrünü eda etmek için oruç tutmamız gerekiyor. Çünkü Resulullah buyurur ki, ‘Ben pazartesi günü oruç tutmayı severim. Çünkü pazartesi günü doğdum ve pazartesi günü Peygamber oldum.’ Dolayısıyla Hz. Peygamber kendi doğumu oruçlu olarak idrak etmek istiyor. Allah’ın kendisine verdiği hayat nimetini ve peygamberlik nimetini oruç tutarak şükrünü eda ediyor. Yüce Allah bizlere sonsuz nimetler vermiştir. Sabahtan akşama kadar 11 ay yiyip içebiliyoruz, neredeyse hayatın bütün güzellikleri mubahtır bize. Dolayısıyla bize bütün bu nimetleri veren yüce Allah’ı Ramazan ayından hatırlayıp yeme içmekten kesilmemiz gerekiyor, bu şükrümüzü eda etmenin en güzel yoludur.”
“Orucun en önemli amaçlarından birisi nefse hâkim olmaktır”
Oruç dediğimizde aklımıza nefsimize hâkim olmak gelir diyen Gündüz, “Orucun en önemli amaçlarından birisi nefse hâkim olmaktır. Çünkü diğer zamanlarda ister istemez nefsimizi biraz serbest bırakabiliyoruz. Allah mübah ve helal dairesini diğer zamanlarda serbest ve geniş bırakmıştır. Fakat Ramazan ayında bizler nefsimizi elimizde tutup hakimiyet altına lamamız gerekiyor. Ye dediğimiz zaman yiyecek, iç dediğimiz zaman içecek, onun dışında Allah’ın emrine amade olarak kendisini tutması gerekiyor.” dedi.
Gündüz konuşmasını şöyle sürdürdü: “Oruç bize asıl hedefimize odaklanmamızı öğretiyor. Maalesef bazen gaflete düşüyoruz. Maalesef yiyip içmek ve günümüzü gün etmek için dünyaya geldiğimizi zannediyoruz. Halbuki asıl hedefimiz ahireti ve cenneti kazanmaktır. Dolayısıyla oruç, yeme içmenin bir hedef olmadığını bir araç olduğunu bize hatırlatıyor. Oruç bize fakirleri, açların halinden anlamayı bize öğretiyor. Bize yoğunlaştırılmış bir kursa girmeyi öğretiyor. Dolayısıyla kendimizi tamamen Allah’a adamayı öğretiyor. Oruç hayatımızı ibadete öğretiyor. Sabahtan akşama kadar ortalama 16 saat aç susuz kalıyoruz. Bu şekilde ibadetin içerisindeyiz. Dolayısıyla hayatı ibadete çeviriyoruz. İnşaallah Ramazan’dan sonra da böyle devam ederiz inşaallah.”
“Tüm azalarımızla oruç tutmalıyız”
Gündüz, “Midemizle ve şehvetimizle nasıl oruç tutuyor ve bu ikisine nasıl hâkim olabiliyorsak, hakiki ve tastamam bir oruç tutmak için dilimiz, gözümüz, kulağımıza da hâkim olmamız ve bunlara da oruç tutturmamız gerekiyor. Nasıl ki mübah olan suyu bırakmak orucun bir gereği ise haram olan gıybeti, iftirayı, küfrü ve sövmeyi de bırakmak elbette ki orucun bir gereğidir bunu da unutmamamız gerekiyor. Yüce Allah bizleri orucun şuurunda olan ve hakkını verenlerden eylesin.” şeklinde konuştu. (Ömer Aşkın-İLKHA)