Farklı illere dağılan aşiret üyeleri sıla-i rahim emrine uyarak bir araya geldi
Bingöl'ün köklü ailelerinden biri olan Seyfan aşireti, zaman içerisinde farklı illere dağılan mensuplarını sıla-i rahim emrine uygun şekilde düzenlediği etkinlikle bir araya getirdi.
Farklı illere dağılan aşiret üyeleri sıla-i rahim emrine uyarak bir araya geldi

Bingöl'ün köklü ailelerinden biri olan Seyfan aşireti, zaman içerisinde farklı illere dağılan mensuplarını sıla-i rahim emrine uygun şekilde düzenlediği etkinlikle bir araya getirdi.


Bingöl'de ve Türkiye'nin birçok ilinde mensubu bulunan Seyfan aşireti mensupları geleneksel akraba buluşmasında bir araya geldi.

Bingöl Merkez Gözeler köyünde bulunan aşiret mensuplarının ev sahipliği yaptığı etkinliğe, Seyfan-Der Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Açıkbaş, Mardin Sefa-Der Yönetim Kurulu Başkanı Sefer Taş ve çok sayıda aşiret mensubu katıldı.

Etkinliğe Mardin ve Diyarbakır'dan da davetliler katıldı

İbrahim Kaysadu'nun okuduğu Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başlayan etkinlik, dernek yetkililerinin konuşması ve hocaların vaazları ile devam etti.

İlahi ve ezgiler ile davetlilere müzik dinletisi yapılan programda sıla-i rahimin önemi üzerine konuşmalar yapıldı.

Yüzyıllar önce Bingöl'den Mardin'e yerleşen aşiret mensuplarından Mardin Sefa-Der Yönetim Kurulu Başkanı Sefer Ateş'in "Hicret vatanından memlekete geri döndük, heyecanlıyız" sözleri etkinlikte duygusal anlara sahne oldu. Etkinlikte akraba haklarını gözetmenin önemine vurgu yapıldı.

Mardin Sefa-Der Yönetim Kurulu Başkanı Sefer Ateş, akrabaların tanışıp kaynaşması adına yapılan etkinliğin bir sonraki yıl Mardin'de yapılması teklifinde bulundu.

“Derneğimiz kaybolansıla-ı rahim sünnetini ifa etmeyi şiar edinmiştir”

Etkinlik hakkında bilgi veren Seyfan Der yönetim kuruluüyesi ve program sunucusu Ahmet Ateş, “Hepinizi Allah’ın selamı ileselamlıyorum. Derneğimiz, kardeşlerimiz arasındaki muhabbeti arttırabilmek,genç kardeşlerimiz ile tanışmayı, gömül köprüleri kurmayı, büyüklerimiz ilegeçmişin anılarını tazelemeyi, kaybolan sıla-ı rahim sünnetini ifa etmeyi, sevdiklerimizlebir araya gelip güzle olanı paylaşmayı şiar edinmiştir. Allah insanı ahsen-itakvim üzerine yaratmıştır. Boyunun düzgünlüğü, endamın eşsizliği, akıl, irfanve düşünce sahibi, konuşan, yazan ve sanat kabiliyeti olan bir varlık oluşu,güzeli çirkinden, hayrı şerden ayırabilme özelliği, yeryüzünde halife tayinedilmesi, peygamberler ve kitaplar gönderilmesi, ilahi emaneti yüklenmesi veyaptıklarından sorumlu tutulması gibi daha pek çok üstünlük insanabahşedilmiştir.” dedi.

Seyfan Der Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Açıkbaşkatılımcılara kısa bir selamlama konuşması yaparak kardeşlik hukukununkorunması, birlik ve beraberliğin daim ve kaim olması temennisinde bulunarak, etkinliğekatılanlara ve emeği geçenlere teşekkür etti.

“Yüzyıllar sonra daolsa bizi buluşturan ve kaynaştıran yüce Allah’a hamd ediyorum”

Etkinliğe kalabalık bir heyetle Mardin’den katılan Sefa Der YönetimKurulu Başkanı Sefer Taş, konuşmasında, “Tüm akrabalarımı selamlıyorum. Atayurdunda bulunmaktan mutluyum. Gerçekten buraya ait olduğumu hissettim. Yüzyıllarsonra da olsa bizi buluşturan ve kaynaştıran yüce Allah’a hamd ediyorum. Hicretvatanından memlekete geri döndük. Batıya gittiğimizde bize soruyorlar, ‘nerelisiniz’diye sorduklarında, Mardinliyiz diyoruz. Zazaca konuştuğumuzda şaşırıyorlar. Buşaşırmalarının sebebi köklerimizin buraya bağlı olduğundandır. Çünkü orada zazaoktur. Kökümüz buradadır. Kardeşlerimle beraber olduğum için çok mutlu veheyecanlıyım. Tek amacımız kültürümüzü yaşatmak ve gelecek nesillereaktarmaktır. Zaten kültürümüzü yaşattığımız sürece gelecek nesillereaktarabiliriz.” dedi.

“Akraba ilişkilerinigüçlü tutmak hem kültürümüzde vardır hem de mensubu olduğumuz aziz İslam dinimizinbir emridir”

Taş, “Akraba ilişkilerini güçlü tutmak hem kültürümüzde vardırhem de mensubu olduğumuz aziz İslam dinimizin bir emridir. Yüce Rabbimiz Kuran’da‘önce aşiretini ve akrabanı uyar’ diye buyurmuştur. Hatta hepimizin malumu Cumahutbelerine bile dünyanın her yerinde her hafta akrabaya yardım zikredilmektedir.Akraba hukukuna bir atıf var. Aslında inancımız ve kültürümüz birbiriyle içlidışlıdır. Bundan dolayı bu bizim için daha önemlidir. İnşaallah bir sonrakibuluşmamızı hicret yurdunda yapmak için sizleri oraya gelmeye teklif ediyorum. Hepinizimuhabbetle selamlıyorum.” şeklinde konuştu.

Bingöl Üniversitesi Öğretim Görevlisi Ağit Ataş, “Dayanışmave kaynaşmayı sağlayan en önemli kurumlardan birisi ailedir. Birlikte hareketetmemizi, duygu birlikteliğimizi sağlayan aile kurumu insanlığın başlangıcındangünümüze kadar evrensel olarak her toplumda, sağlıklı toplumlarda en önemlikurumsal kimliğe sahip kurumlardan biri ailedir.” ifadelerini kullandı. Aktaş, Seyfanköyü için seslendirdiği şiir ile sözlerini noktaladı.

“Çocuklarımızüzerindeki sorumluluklarımızı yerine getirelim”

Programda konuşan Vaiz Bedri Kaysadu, “Rabbimden dileğimmutluluğumuzun daim olması ve beraberliğimizin muhafaza olmasıdır. Bu tip birliktelikleriniyi sonuçlar getirmesini temenni ediyorum. Ailenin bir mefhumu vardır. Şuaniçinde bulunduğumuz dönem ve ortam gençler için çok sıkıntılı bir durumdur. Peygamberefendimiz aleyhisselamın buyurur ki; ‘Doğan her çocuk İslam fıtratı üzerinedoğar ve onun anne babası onu Yahudi, Mecusi ve Hristiyan yapar.’ Bu bize annebabanın çocuklar üzerindeki büyük bir etkisi olduğunu gösteriyor. Şunuvurgulamak isterim ki, çocuklarımız üzerindeki sorumluluklarımızı yerinegetirelim. Hayırlı dedelerimizle övünürken çocuklarımızla da övünmemizgerekiyor. Çocuklarımıza İslam kardeşliğini öğretelim İslam’a olan aidiyetimiziöğretelim. Öğretelim ki bu birliktelik nesiller boyu devam etsin. Mahkeme-i Kübra’dabu bizim için övünç kaynağımız olsun. Peygamberimiz aleyhisselamın bize şefaatetsin. “ dedi.

“Çocuklarımıza İslamaidiyetini aşılamamız lazım”

Çocuklarımıza İslam’ı öğretmez isek kıyamet gününde çoksevdiğimiz bu çocuklar boynumuza yapışacaktır. Rabbimiz Kuran’da derki, ‘O gün(kıyamet gününde) kişi, kardeşinden, eşinden, annesinden akrabasından kaçar.’Başka bir ayette ise Kıyamet gününde kişi hesap verme konusunda yeter kikurtulayım diye evvela çoluk çocuğunu, ailesini sonra bütün insanları da vermeyerazı olur. Onun için değerli dostlar, eğer bir aile mefhumu etrafında bir arayagelmişsek, bu birlikteliğin içini doldurmak istiyorsak birkaç soruyu kendimizesormamız lazım, inanç itibariyle kendimizi sorgulamamız lazım. Çocuklarımızneye göre yetişiyor? Çocuklarımız bize ve kültürümüze ait mi? İslam kültürünegöre hareket edebiliyor mu, düğün ve taziyelerinde ve sosyal hayatında bunauyuyor mu? Akrabalarını sorabiliyor mu? Bu gibi soruları kendimize soralım kibu birlikteliklerin bir anlamı olsun. Bu birliktelikler bu yönüyle çokönemlidir. Peygamberimiz aleyhisselamın, ‘Allah’ın eli cemaatledir.’ İşte bucemaatte doğrular etrafında bir araya gelinirse ve bu bağlamda güzel bir şeyortaya koyulursa elbette güzel netice alınabilir. Rabbimiz bubirlikteliklerimizi güzel şeylere vesile eylesin.” şeklinde konuştu.

Programda Türkçe Öğretmeni Muzaffer Çağlayan Zazaca SeyfanAşiretinin piri Pirik Seyf (Seyfullah Dede)  üzerine yazdığı şiir dinletisinde bulundu. HabibKarakuzu’nun çaldığı kaval ile devam eden etkinlik, verilen ikramlar sonrasıhatıra fotoğrafları çekimi ardından sona erdi. (Ömer Aşkın-İLKHA)

 





Kategori: Güncel
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal

KATEGORİ HABERLERİ

-