İktidar değişirse İslami hayat ne olur?

Tartışmalı bir konuya girdiğimi biliyorum.

Her şeyden önce Türkiye’deki bugünkü hayatın ne kadar İslami olduğu konusunda herkesin aynı düşüncede olmadığını da biliyoruz.

Bir kesime bakarsanız bugünkü iktidarla birlikte Müslümanların hızla dünyevileştiği, hedeflenen dindar gençliğin bir türlü görülemediği, tesettürün içinin boşalıp laçkalaştığı, gençler arasında deizmin ve ateizmin yükseldiği dillendirilmekte, dolayısıyla bugünkü iktidarın değişmesiyle İslami hayatta hiçbir gerilemenin olmayacağını iddia edenler az değil.

Üstelik iktidara hazırlanan muhalefetin dindar kesime yönelik tatlı söylemi ve geçmişiyle helalleşmesi de bu konuda “telaşlanmaya gerek yok” havasını estiriyor.

Buna mukabil mevcut iktidar yirmi yıldan bu yana İslam adına elde edilen kazanımları, İslami hayatın önünden kaldırılan engelleri, tesettürlü bir şekilde başta kamu kurumları olmak üzere hayatın bütün alanlarında yer alındığını dillendirmektedir.

Yine iktidar haklı olarak bugüne kadar en yüksek seviyeye ulaşan imam-hatip ve ilahiyatları, hafızlıkla ilişkili imam hatipleri ve Kur’an Kurslarını, her türlü kolaylık gösterilen İslami dernek ve vakıfları göstermektedir.

Daha da önemlisi, bu yirmi yıllık dönemde İslam Dünyası ve başta Afrika olmak üzere zayıf bırakılmış ülkelerle kurulan ilişkiler iktidar tarafından gündemde tutulmaktadır.

Her biri İslami hayatın bir parçası olan bu kazanımlara dokunulmadan yerinde kalacağına dair ana muhalefetin bir söylemi olmadığı gibi altılı masanın muhafazakâr ortaklarından da bir ses çıkmamaktadır.

Bu ağır tereddüt altılı masanın küçük sağcıları üzerinde durmaktadır.

Bundan da öte, iktidara geldiklerinde, fırsatı ellerine geçirdiklerinde beyaz faşist Kemalistlerin, yine beyaz Türk solunun, destekleme karşılığı olarak Marksistlerin İslami hayata vuracakları darbeden sizce dindar kesim ne kadar emindir?

Bizim gibilere gelince, genel olarak dindarların az çok rahat ettiğini görmezden gelmeyiz, nankörlük etmeyiz.

Fakat bizler Allah’ın izniyle fırtınada ev yapmasını, gül yetiştirmesini yani zor zamanların Müslümanı olmayı az çok tecrübe edenleriz. Buyursun gelsin kim geliyorsa.

Fakat bir şeye üzülürüz ki, iktidarların değişmesiyle Müslümanların neler kaybedip kaybetmeyeceği hesabını bir tarafa bırakarak “para da para” deyip duranların durumuna üzülürüz.

foto
Yazar: Mehmet Göktaş
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal