Ne hacca gidenler… Ne umreden gelenler…

Hiç dikkatimi çekmiyor şu günlerde. Ne hacca gidenler ne umreden dönenler… Halbuki bundan önce çevremizden hacca veya umreye gidecek olanlardan aylar öncesinden haberdar olur, kimler gidiyormuş diye merakla beklerdik. Güle güle gidin diye uğurlamaya varır, orada ısrarla bize dua etmelerini isterdik. Yine döndüklerinde hoş geldiniz der hurmalarını yer merakla izlenimlerini dinlerdik.

Gazze katliamından sonra şahsen bunları unuttuk, hiç dikkatimizi çekmez oldu, gidip gelenlerden şahsen fazla bir haberdar değiliz artık.

Hatta unutulmaktan öte bu ibadetlerin ifa edildiği ülke Suud’un yaptıklarına şahit oldukça düşünür olduk. Bu insaf ve vicdanın sesidir.

Özellikle Suud rejiminin HAMAS’a ve İhvan’a olan düşmanlığı, hac ve umre esnasında hiçbir Müslüman’ın açıktan Gazze ve HAMAS için dua edememesi, üzerinde Filistin kefiyesi bulunduramaması, Siyonist terör devletine ve Amerika’ya açıktan lânet okuyamaması, bunu yapanların apar topar içeri alınması, cezalandırılması bir Müslüman için asla kabullenebilecek şey midir?

Söyleyin Allah aşkına! Gözyaşları ve yürekten yakarışla dua edilmeyen bir Arafat; Gazzeli yavrulara, Gazzeli annelere duaların edilmediği bir Kâbe, bir Ravza… Söyleyin biz niçin gidiyoruz oralara?

Bütün bunlar yetmiyormuş gibi bu ümmetin hazinelerini Başkatil Trump’a verip göndermesi, bu ümmetin namus ve iffetinin sembolü olan bayanlarını saçlarını salarak o Firavun’a sunulması İslam dünyasının yüreğini yakmıştır!

Allah aşkına, başta Suud olmak üzere körfezdeki bu hain krallara Müslümanların yapabileceği bir şeyleri, söyleyebileceği bir çift sözleri yok mudur?

Selam ve dua ile!

foto
Yazar: Mehmet Göktaş
YORUM YAPIN(üye olmadan da yorum yapabilirsiniz)
Yorumla
İptal